Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1390 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 12089 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : ÇORLU 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 20/10/2011NUMARASI : 2009/87-2011/421Taraflar arasında görülen davada Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 20/10/2011 tarih ve 2009/87-2011/421 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, “Divan” markasının elli yılı aşkın süreden beri K. Holding A.Ş'ye bağlı müvekkili şirket tarafından kullanıldığını, müvekkili şirket tarafından, davalının " Çorlu Divan Ocakbaşı" ibaresinin, kendi adına müvekkili şirket ile aynı iştigal alanına ilişkin sınıflarda tescil ettirdiğinin tespit edildiğini, davalı tarafça "Çorlu Divan Ocakbaşı" ibareli markanın kendileri adına tescil edilerek kullanıldığını, müvekkili şirketin "Divan, Divan Catering, Divan Ziyafet Servisi, Divan Pub, Divan Gourmet, Divan Pastanesi" ibareli ve yine Divan ibaresi ile başlayan bir çok markanın Türk Patent Entstitüsü nezdinde hak sahibi olduğunu, davalının markasının, müvekkili şirkete ait markalar ile iltibas oluşturduğunu, iddia ederek davalı adına kayıtlı "Çorlu Divan Ocakbaşı" ibareli markanın hükümsüzlüğü ile terkinine, davalının ticaret sicil kaydının terkinine, davalının marka hakkına tecavüz teşkil etmekte olan yayın, ilan, broşür ve dökümanlarının toplanarak imhasına, bu konudaki mahkeme kararının yurt genelinde yayın yapan gazetede ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, hükümsüzlüğü istenilen 2006/63418 sayılı "Çorlu Divan Ocakbaşı" ibareli markanın müvekkili tarafından kanuna uygun ve haklı olarak kullandığını, müvekkilinin, Türk Patent Enstitüsü nezdinde 29, 35 ve 43. mal ve hizmet sınıfında tescil ettirerek marka tescil belgesi aldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, “Divan” markası üzerinde davacının davalıya nazaran üstün hak sahibi olduğu, bu üstün hakkın, aynı şekilde ticaret unvanı üzerindeki kullanımı da kapsadığı, tarafların aynı ibareyi, aynı mal ve hizmet sınıflarında kullanmalarının, davacının üstün hakkını ihlal edeceği, haksız rekabet oluşacağı, davalının, davacının üzerinde üstün hak sahibi olduğu, Divan ibareli markayı ticaret unvanında kullanmasının markaya dayalı hakka tecavüz sayılacağı, davalıya ait Çorlu Divan Ocakbaşı markasının hükümsüzlüğüne ilişkin 2006/421 Esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, yapılan yargılama sonucunda davalıya ait Çorlu Divan Ocakbaşı markasının hükümsüzlüğüne karar verildiği, verilen kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, bu nedenle aynı hususta tekrar karar verilemeyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile davalının, Çorlu Divan Ocakbaşı olan ticaret unvanının sicilden terkinine, davalının marka hakkına tecavüz teşkil etmekte olan yayın ilan broşür ve dökümanlarının toplanarak imhasına, mahkeme kararının masrafı tecavüz eden taraftan karşılanmak suretiyle yurt genelinde yayın yapan bir gazetede ilanına, markanın hükümsüzlüğüne ilişkin talep yönünden, Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/421 Esas sayılı dava dosyası ile karar verilip verilen karar kesinleştiğinden bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dosya içerisinde bulunan ve temyize konu mahkeme kararında da atıf yapılan Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/421 Esas sayılı dava dosyasında dava konusu yapılan ve hükümsüzlüğü talep edilen markalar 2006/63418 ve 2005/32930 sayılı markalar olup, anılan dava dosyasında sadece 2005/32930 sayılı markanın hükümsüzlüğüne karar verilmiş ve karar bu haliyle kesinleşmiştir. Eş anlatımla; 2006/421 Esas sayılı dava dosyasında, temyize konu davada dava konusu yapılan 2006/63418 tescil numaralı marka yönünden hükümsüzlük talebi yönünden herhangi bir hüküm ihdas edilmemiştir. Hal böyle iken; yanlış değerlendirme sonucu dava konusu yapılan 2006/63418 sayılı “Çorlu Divan Ocakbaşı” ibareli markayla ilgili olarak, önceki davada dava konusu marka hakkında karar verildiğinden bahisle markanın hükümsüzlüğüne ilişkin talep yönünden karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi doğru olmamış, davacı vekilinin bu yöne isabet eden temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2- Davalı vekilinin temyiz istemiyle ilgili olarak;Mahkemece, dava konusu 2006/63418 sayılı markanın Çorlu 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/421 Esas sayılı dosyasında hükümsüzlüğüne karar verildiği kabul edilerek bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Oysa, yukarıda (1) nolu bentte açıklandığı gibi dava konusu markanın hükümsüzlüğüne henüz karar verilmemiş olup, marka sicilden terkin edilmediği sürece ilgili markanın kullanımı da yasal bir kullanımdır. Bu sebeple; markanın kullanıldığı ürünlerin imhasına ve bu suretle tecavüzün giderilmesine karar verilemez. Bu doğrultuda, "marka hakkına tecavüz teşkil etmekte olan yayın ilan broşür ve dökümanlarının toplanarak imhasına" karar verilmesi doğru olmamış, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 3- Mahkemece davalının 6762 sayılı TTK'nın 17. maddesi delaletiyle 54. maddesi uyarınca esnaf sicil kaydının terkinine karar verilmişse de; yargılama sırasında davalı vekili, davacının kullanıma sessiz kalması sebebiyle hak kaybına uğradığını ve bu şekilde davacının dava açmasının hakkın kötüye kullanılması olarak değerlendirilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalının bu savunmasının üzerinde durulup, değerlendirilmesi gerekirken bu konuda herhangi bir incelemenin yapılmaması doğru olmamış, hükmün bu yönüyle de bozulmasına karar verilmiştir.4- Kabule göre de; ticaret unvanının terkini talebi üzerine terkin kararı verildiğinde, ticaret unvanında yalnız davacının markasıyla/ticaret unvanıyla iltibas oluşturan ve kılavuz sözcük olan “divan” ibaresinin çıkartılmasıyla yetinilmesi gerekirken, tümüyle terkine karar verilmesi de doğru olmamış, hükmün bu yönüyle bozulmasına karar verilmiştir.5- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA; (5) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 22/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.