MAHKEMESİ : İSTANBUL (KAPATILAN) 24. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 07/03/2014NUMARASI : 2014/101 D.İŞ-2014/105İstanbul (Kapatılan) 24. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 07.03.2014 tarih ve 2014/101 D.İŞ - 2014/105 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihitiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili, borçlu firma ile müvekkili banka arasında Genel Nakdi ve Gayrı Nakdi Kredi Sözleşmesi imzalandığını, K.. Ö..'in borçlu firmaca kullanılan kredilerin teminatını oluşturmak üzere gayrımenkulünün tapu kaydına ipotek tesis ettiğini, ipotek resmi senedine göre K.. Ö..'in ipotek miktarınca borcun tamamından müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğunu, borçlu firmanın borcunun muaccel hale geldiğini, hesabın kat edildiğini, borçlu firma ve K.. Ö..'e gönderilen ihtarnamelerden sonuç alınamadığını ileri sürerek, K.. Ö.. hakkında 125.000,00 TL üzerinden ihtiyati haciz kararı verilmesi talep etmiştir.Mahkemece, alacak ipotekle temin edildiği gerekçesiyle, ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiştir.Kararı, ihtiyati haciz isteyen (alacaklı) vekili temyiz etmiştir. Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece, alacak ipotekle temin edildiği gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiştir. Gerçekten de İİK'nın 257'nci maddesi uyarınca ihtiyati hacze karar verilebilmesi için gerekli koşullardan biri de alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. İİK'nın anılan maddesine göre aleyhine ihtiyati haciz istenenin lehine verilmiş bir rehin söz konusu ise alacaklının rehin tutarı kadar alacağı için öncelikle rehine başvurması gerekir. Somut olaya gelince, ihtiyati hacze konu alacak nedeniyle, borçlu kefil K.. Ö.. tarafından taşınmazı üzerine asıl borçlu lehine alacaklı banka yararına ipotek tesis edilmiş olup, ipotek senedine göre kefil K.. Ö.. hem ipotek veren üçüncü kişi, hem de müteselsil kefil sıfatıyla sorumluluk altına girmiştir. Kefilin kendi borcundan dolayı verilmiş bir ipotek bulunmamaktadır.Bu itibarla mahkemece, borçlu kefilin kefaletten kaynaklanan borcunun rehinle temin edilmediği gözetilerek hukuki durumu yeniden ele alınıp, neticesine göre bir karar vermek gerekirken, yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 16.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.