Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13683 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8456 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL 11. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 14/03/2013NUMARASI : 2008/744-2013/60Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 14/03/2013 tarih ve 2008/744-2013/60 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 04.09.2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. C.. G.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili ile davalı F.Uluslararası Taşımacılık ve Ticaret Ltd.Şti. arasında üç ayrı taşıma sözleşmesi düzenlendiğini, söz konusu taşımalara ilişkin navlun bedeli faturasının ise diğer davalı tarafından keşide edildiğini, ilk sözleşmeye konu taşımanın sorunsuz olarak gerçekleştirildiğini, ancak ikinci ve üçüncü taşımaya konu malların alıcısına sırasıyla 45 ve 82 gün gecikme ile teslim edildiğini, yükün alıcısına teslim edilebilmesi için müvekkilinin fazladan harcama yapmak zorunda kaldığını, yine geç teslim nedeniyle yükün alıcısının uğradığı zararı müvekkiline yansıttığını, müvekkilinin Kazakistan ve Rusya'ya yapacağı 400 adet taşımanın davaya konu gecikme nedeni ile iptal edildiğini, tüm bu nedenlerle müvekkilinin zarara uğradığını, oluşan zarardan davalı taşıyıcıların sorumlu bulunduklarını ileri sürerek, 89.850 USD'nin CMR Konvansiyonu'nun 27. maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, her ne kadar başlangıçta müvekkilleri ile davacı arasında sözleşme yapılmış ise de taşıma sırasında davacının müvekkillerini devreden çıkararak dava dışı şirket ile taşıma anlaşması düzenlediğini, dolayısıyla müvekkillerine husumet yöneltilemeyeceğini, limandaki hava şartları ve gemilerdeki yoğunluk nedeniyle araçların bir süre limanda beklemek zorunda kaldıklarını, yükün Novoroski Limanı'na varmasından sonra ise belirtildiği gibi müvekkillerinin devreden çıkarıldıklarını, davacı şirketin kusuru nedeniyle gecikmenin meydana geldiğini, navlun bedelini aşan bir tazminatın talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davalıların üst taşıyıcısı oldukları eşyaların alıcısına geç teslim edildikleri, davalıların gecikme nedeni ile oluşan zarardan sorumlu bulundukları, gecikmenin C2 belgesindeki sorundan kaynaklanması karşısında davalıların kasta eşdeğer kusurlarının olduğu ve bu nedenle davalıların sorumluluklarının taşıma ücreti ile sınırlı bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 88.805 USD'nin dava tarihinden itibaren CMR Konvansiyonu'nun 27/1. maddesi uyarınca yıllık %5 oranında faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Dava, geç teslimden kaynaklanan zararın tahsili istemine ilişkin olup yukarıda yapılan özetten de anlaşılacağı üzere davacı geç teslim nedeniyle uğradığı zararın yanısıra bu gecikme nedeni ile mahrum kaldığı karın da tahsilini istemiş, mahkemece de dava dışı şirket tarafından davacıya gönderilen faks yazısı esas alınarak davacının mahrum kaldığı kar tespit edilerek bu miktarın davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Ancak, söz konusu yazıya davacı tarafından itiraz edilmesine rağmen bu itirazlar gözetilmeksizin ve herhangi bir sözleşme ya da somut delille desteklenmeyen söz konusu yazıya itibar edilerek karar verilmesi doğru olmamamıştır. Bu itibarla, mahkemece davalının anılan faks yazısına itirazları da gözetilerek gerekirse ticari defterler üzerinde bu konuda inceleme yaptırılarak davacının mahrum kaldığı bir karın bulunup bulunmadığının tespiti ile oluşacak sonuç çerçevesinde karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalılar yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalılara iadesine, 12.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.