Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13654 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7363 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 15/05/2012NUMARASI : 2005/281-2012/560VTaraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15/05/2012 tarih ve 2005/281-2012/560 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen davada davacı vekili ve asıl davada davalı A Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 04/09/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı vekili Av. S.D., birleşen davada davalılar vekili Av. D. Ö. ve asıl davada davalılardan D.. A.. mirasçıları vekili Av. S.G. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi .arafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili asıl davada, müvekkilinin üç boyutlu promosyon ürünleri üreten firma olduğunu, davalı A.Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. ve yetkilisinin yıllardan beri müvekkilinin fason işlerini yaptığı halde müvekkilinin müşterileri ile haksız rekabet hükümlerini ihlal edecek şekilde irtibata geçerek müvekkilinin kalıplarını da kullanmak suretiyle kendi adına üretim yapıp satması nedeniyle müvekkilinin zararına neden olduğunu, davalının 2002 yılından beri yaklaşık 1 Trilyon TL’lik satış yaparak haksız rekabete yol açtığını, müvekkilinin talebi üzerine Ümraniye 1. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2004/394 D.İş sayılı dosyasında tespit yapıldığını, davalı aleyhine ceza davası da açıldığını, birleşen davada ise aynı hukuki sebeplere dayanarak, davalılar Turkcell İletişim Hiz. A.Ş. ve Turktell Bilişim Servisleri A.Ş’nin dava konusu ürünleri daha önce müvekkilden satın aldığı için kalıpların ve tasarımın müvekkiline ait olduğunu bildiği halde davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti’nden daha ucuza mal almak suretiyle haksız rekabet yarattığını ileri sürerek, 20.000,00 TL maddi ve 50.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş, 23.10.2007 havale tarihli dilekçesi ile maddi tazminat talebini müvekkilinin elde etmekten mahrum kaldığı kar olarak açıklamış, 03.12.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 69.317,41 TL’ye çıkarmıştır. Asıl davada davalılardan A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. ve D.. A.. vekili, TTK’nın 62. maddesi uyarınca zamanaşının dolduğunu, davacının dava konusu ürünün tasarım belgesine sahip olduğuna dair delil bulunmadığını, müvekkilinin dava konusu ürünü bu ürünün her türlü haklarına sahip olan Turkcell İletişim Hiz. A.Ş'nin talep ve siparişi üzerine yine Turkcell İletişim Hiz. A.Ş'nin belirttiği şekil ve niteliklere uygun olarak yaptığını, söz konusu oyuncakları 1983 yılında tek bir resimden üç boyutlu hale müvekkilinin getirdiğini, maddi ve manevi tazminat koşulları oluşmadığını, müvekkili D. A.’a husumet düşmeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davalılar vekili, davanın zamanaşımından ve esastan reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, asıl davada davalının davacının tasarladığı ürünlerin benzerlerini aynı teknik donanım, kalıp, kumaş ve renk unsurlarını kullanarak davacının müşterisine daha ucuz fiyatla teklif etmek sureti ile sipariş alıp imal ederek TTK’nın 57/5 maddesine aykırı davrandığı, TTK’nın 58 maddesine göre açılan tazminat davalarında koşul olarak bulunması gereken kusurun, davaya konu olayda davalı firmanın davacının daha önce ürettiği üç boyutlu ürünlerin kalıplarını ve üretim şeklini öğrenerek daha sonra kendi adına üretim yapıp satışa sunması nedeniyle davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. yönünden gerçekleştiği, davalının haksız rekabet nedeni ile elde ettiği toplam kazancın 69.317,41 TL olduğu, asıl davada davacının haksız fiili Ümraniye Sulh Hukuk Mahkemesi'nde yaptırdığı tespit neticesinde öğrendiği, dava tarihi itibari ile TTK’nın 62. maddesinde kabul edilen zamanaşımı süresinin dolmadığı, davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekili ıslahla arttırılan kısmın zamanaşımına uğradığını savunmuş ise de davacı tarafça dava açılırken fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğundan ve ıslah davanın her aşamasında mümkün olup, davanın başında davacının talep edebileceği zarar miktarı belli olmadığından ve bu husus yargılamayı gerektirdiğinden davalı vekilinin bu yöndeki itirazlarının yerinde görülmediği, asıl davada haksız rekabet eylemi davalı şirket tarafından gerçekleştirildiğinden davalı D.. A..’a husumet yöneltilemeyeceği, birleştirilen davada ise 29/06/2010 dava tarihi itibari ile TTK’nın 62. maddesinde öngörülen 1 yıllık zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle asıl davada davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. yönünden maddi tazminat talebinin kabulü ile 69.317,41 TL’nin ve manevi tazminat talebinin ise kısmen kabulü ile taktiren 15.000,00 TL manevi tazminatın faizi ile bu davalıdan tahsiline, asıl davada davalı D.. A.. (mirasçıları ) yönünden açılan davanın husumet yokluğundan reddine, birleşen dosyada davalılar yönünden açılan davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili ve asıl davada davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin, asıl davada davalı Arzum Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki (3) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Ancak dava, haksız rekabet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Davacı vekili, davalı D.. A..’ın davalı şirketin temsilcisi olup davalı şirketin tüm işlerini kendi adına takip ederek, dava konusu haksız rekabet oluşturan eylemleri bizzat yürüttüğünü ve haksız rekabet sonucu elde edilen kazancı da şahsi hesaplarına aktardığını iddia ederek davalı şirket yanında davalı şirket temsilcisi D.. A..’ın da sorumluluğuna hükmedilmesini talep etmiştir.Gerek tüzel kişiyi organının (ve organ üyelerinin) haksız fiilinden sorumlu tutan MK'nın 50/2 maddesi, gerekse bu hükmü limited şirketler için tekrarlayan TTK'nın 542. maddesi ve bu maddenin yollamasıyla TTK'nın 321/5. maddeleri, organlarının haksız fiillerinden sorumlu olan tüzel kişinin kusurlu organ üyelerine rücu edebileceğini kabul etmektedir. Çünkü, kusurlu fillerinden dolayı tüzel kişiyle birlikte organda şahsen sorumlu bulunmaktadır (MK 50/3). Şu halde limited ortaklık ve şirketin yönetici ortağı haksız fiil davacısı karşısında iki sorumlu olarak yer alırlar ve aralarında eksik teselsül hükümleri cari olur.Somut olayda davalı D.. A..’ın davalı A.Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti’yi temsil eden müdür ve haksız fiil faili olduğu iddia edilmekte olup bu durumda mahkemece davalı D.. A..’ın (mirasçılarının) sorumluluğunun anılan maddeler kapsamında değerlendirilmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken mahkemece “asıl davada, haksız rekabet eylemi davalı şirket tarafından gerçekleştirildiğinden davalı D.. A..’a husumet yöneltilemeyeceği” gerekçesiyle davalı D.. A.. (mirasçıları) yönünden açılan davanın husumet yokluğundan reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.3- Davacı vekili, 14.04.2005 tarihli dava dilekçesi ile davalı şirkete ait işyerinde 16.12.2004 tarihinde tespit yapıldığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 20.000,00 TL maddi tazminatın tahsilini talep etmiş, 03.12.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat talebini 69.317,41 TL’ye çıkarmıştır. Asıl davada davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekili ıslah edilen kısma karşı zamanaşımı definde bulunmuştur. Mahkemece, “davacı tarafça dava açılırken fazlaya ilişkin haklar saklı tutulduğundan ve ıslah davanın her aşamasında mümkün olup, davanın başında davacının talep edebileceği zarar miktarı belli olmadığı için bu husus yargılamayı gerektirdiğinden davalı vekilinin bu yöndeki itirazlarının reddine” karar verilmiştir. Ancak, zamanaşımını kesen sebepler BK'nın 133. maddesinde düzenlenmiş olup, aynı maddenin 2. bendi uyarınca, dava açılması halinde zamanaşımının kesileceği belirtilmekte ise de alacağın sadece bir bölümünün davaya konu edilmesi halinde zamanaşımı, alacağın ancak ve sadece dava edilen bölümü hakkında kesilmiş olacaktır. BK’nın 133. maddesinde yer alan zamanaşımını kesen sebeplerin kıyas yoluyla genişletilmesi mümkün değildir. Bu itibarla ıslahla arttırılan kısmın da zamanaşımı süresi içinde (5 yıllık süre içinde) talep edilmesi gerekecektir. Mahkemece, zamanaşımı dolduktan sonra verilen ıslah dilekçesi ile talep edilen miktar yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin ve asıl davada davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl davada davalı A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı A.Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti. yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenler davacı ve A. Oyuncak San. Tic. Ltd. Şti'ye iadesine, 12/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.