MAHKEMESİ : İSTANBUL 2.FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/07/2012NUMARASI : 2011/10-2012/163Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2.Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10/07/2012 tarih ve 2011/10-2012/163 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 09/09/2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. H.P. ile davalı vekili Av. A. O dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili S.. T.. ile davalı Merkez Televizyon A.Ş. (Yeni Unvanı: C.. A..) arasında 15.06.2007 tarihli Eser Sahipliğinden Doğan Hakların Devir Taahhüdü ve Devrine İlişkin Çerçeve Sözleşmesi akdedildiğini, taraflar arasından akdedilen işbu sözleşme çerçevesinde eser sahibi olarak tanımlanan müvekkilinin kendi uzmanlık alanı ile ilgili olarak meydana getireceği televizyonda yayınlanacak "Telegol" programının senaryosunun, kurgusunun, programda sunulacak olan araştırma ve incelemeyi gerektiren metinlerin hazırlanması yükümlülüğünü üstlendiğini ve bu yükümlülüğü eksiksiz yerine getirdiğini, davalı şirketin ise hizmet karşılığı ödemesi gereken ücreti ihtarnameye rağmen ödemediğini ileri sürerek sözleşme uyarınca müvekkilinin davalı taraftan olan 48.750 TL alacağının temerrüt tarihinden itibaren işletilecek avans faizi ile birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı C.. A.. vekili, sözleşmenin 4. maddesi uyarınca davacının müvekkilinin belirleyeceği çerçevede 15.06.2007 tarihinden itibaren kendi uzmanlık alanı ile ilgili olarak televizyonda yayınlanacak “Telegol” isimli programının senaryosunun, kurgusunun, programda sunulacak olan araştırma ve incelemeyi gerektiren metinlerin hazırlanması işini yüklendiğini, ancak ''T. isimli programın, program yapımcısı A. Serhat Ulueren'in isteğiyle sona erdiğini, programın müvekkili tarafından yayından kaldırılmasının söz konusu olmadığını, davacının da içlerinde bulunduğu program ekibinin başka bir kanalda aynı programı yapmaya devam ettiğini, hazırlanmayan, yayın için teslim edilmeyen programlar nedeniyle davacının herhangi bir alacak talebinde bulunamayacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davacının sözleşmesinin muhtemelen kayıp olması nedeniyle ibraz edilemediği ve aynı programda yer alan şahıslarla aynı tip sözleşmenin imzalandığı kanaatine varıldığı, aynı program ekibi içinde yer alan diğer kişiler olan Ahmet Serhat Ulueren, Gökmen Özdenak ve Süleyman Rodoplu arasındaki aynı tarih ve mahiyetteki sözleşmelerin incelenmesinde sadece ilgilinin görevi ve ücret bölümleri dışındaki kısımlarının aynı mahiyette bulunduğu, sözleşmelerdeki ücretlerin davalı taraf lehine değerlendirme yapılmak suretiyle, davacıya ait sözleşmede de bunlardan en düşük miktar olan 84.000 TL olduğunun kabul edildiği, dosya içeriğine göre "T" programının yorumcularından birisi olan davacı dışında, programın yapımcısı ve davalı arasındaki yapım ilişkisinin sona ermesi nedeniyle programın yayınının davalı tarafından sonlandırıldığı kanaatine varıldığı, programın son yayın tarihi 4 Kasım 2007 tarihinden itibaren 1 aylık sürenin bitim tarihi olan 4 Aralık 2007'de sözleşmenin sona erdiği, yapılacak ödeme miktarının 46.410,87 TL'sinin ödendiği konusunda bir çekişme olmadığından kabul edilen 84.000 TL yıllık ücret miktara göre bakiye 37.589,13 TL alacağın tamamının ödenmesi ise hakkaniyete uygun olmayıp, gerek bu döneme tekabül eden programların kullanılmaması, gerekse davalının başka bir kanalda program yapmaya başlaması veya yapma imkanının olması ve özellikle de bizzat sözleşmenin 4. maddesi gereğince hakkaniyete uygun bir indirimin BK'nın 51, 52. maddeleri uyarınca yapılması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile takdiren 22.500 TL alacağın 25.12.2007 tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Dava, taraflar arasında düzenlenen program yapım sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Taraflar arasında yapılan sözleşmenin varlığının uyuşmazlık konusu olmadığı ancak davacı tarafından yazılı sözleşmenin ibraz edilemediği dosya kapsamından tartışmasızdır. Ne varki, mahkemece T. programında görev yapan diğer şahısların açtığı davalarda ibraz edilen sözleşmeler arasında yalnızca ücret ve şahıs isimlerinin farklı olduğu, sözleşmelerin tip sözleşme olduğunun kabul edildiği ve özellikle tip sözleşmenin 7. maddesi hükmünde yer alan “Yayın organı yönetmeni, eser sahibine eserlerinin artık yayınlanmayacağını bildirdiği veya son yayın tarihinden itibaren bir ay içinde izleyen eserler yayınlanmadığı takdirde işbu sözleşme başkaca bir bildirime gerek kalmaksızın sona erer.” düzenlemesinin gerekçeye alındığı halde davalı ve davacı gerekçeyi bu yönde temyiz etmedikleri gibi dava dilekçesinde ve devamı celselerde davacı, davaya cevap ve düplik dilekçelerinde davalı sözleşmenin varlığı kabul edilmiştir. Bu durumda taraflar arasında varlığı ve tip sözleşme olduğu ihtilafsız olan sözleşmenin 7. maddesinde “Yayın organı yönetmeni, eser sahibine eserlerinin artık yayınlanmayacağını bildirdiği veya son yayın tarihinden itibaren bir ay içinde izleyen eserler yayınlanmadığı takdirde işbu sözleşme başkaca bir bildirime gerek kalmaksızın sona erer.” düzenlemesi mevcuttur. Taraflar arasında davacının da içinde bulunduğu ekip tarafından 04.11.2007 tarihine kadar program hazırlanıp davalıya sunulduğu ve davalı tarafından bu programlara ilişkin sözleşmede belirtilen aylık ücretlerin davacıya ödenmiş olduğu uyuşmazlık konusu değildir. Uyuşmazlık, bu tarihten sonra söz konusu programın yayınlanmaması nedeniyle davacının bir ücrete hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı tarafça, belirtilen tarihten sonra sözleşme uyarınca program hazırlanarak davalıya teslim edildiği iddia ve ispat edilmediğine göre uyuşmazlığın yukarıda anılan 7. madde kapsamında çözümlenmesi gerekmektedir. Bu durum karşısında, davacının da içinde bulunduğu ekip tarafından hazırlanan program son olarak 04.11.2007 tarihinde yayınlandığından ve davacıya da programı yayınlamama yetkisi tanındığından, sözleşmenin 7. maddesi uyarınca taraflar arasındaki sözleşme 04.12.2007 tarihinde sona ermiştir. O halde mahkemece, davacının ancak sözleşmenin sona erdiği tarihe kadar olan ücreti isteyebileceği dikkate alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme ile hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.3-Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden taraflara iadesine, 11/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.