Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 13286 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7851 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : İZMİR 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 01/11/2012NUMARASI : 2008/377-2012/265Taraflar arasında görülen davada İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 01/11/2012 tarih ve 2008/377-2012/265 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı/birleşen dosya davalısı vekili ve davalı/birleşen dosya davacısı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 03/09/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı-karşı davalı vekili Av. D.Y. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi F.K. O tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı/birleşen dosya davalısı vekili, müvekkili ile davalının İzmir, Kemalpaşa ilçesinde karayolu üzerindeki fabrika binalarının yan yana olduğunu, davalının müvekkilinin totem olarak adlandırılan reklam direği ile aynı ölçülerdeki "E..." logolu totemini İzmir'den Kemalpaşa'ya geliş yönüne doğru müvekkilinin toteminin görülmesini engelleyecek surette yerleştirdiğini ve haksız rekabette bulunduğunu, iltibas yaratılmak suretiyle müvekkilinin ticari portföyünden haksız yarar sağlamaya çalıştığını belirterek haksız rekabetinin önlenmesine ve şimdilik 6,500,00 TL maddi tazminatın davalıdan yasal faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen davanın ise reddine karar verilmesini istemiştir. Davalı/birleşen dosya davacısı vekili, tarafların amblem, isim, logo ve iştigal konularının farklı olduğunu, iltibasa sebebiyet verecek bir durumun bulunmadığını, müvekkilinin MK m. 683 ve 737 çerçevesinde mülkiyet hakkını kullandığını belirterek asıl davanın reddini istemiş, birleşen davada ise, birleşen dosya davalısı tarafından dikilen totemin de Kemalpaşa'dan İzmir yönüne doğru gelişte müvekkilinin toteminin görünümünü engellediğini, bu durumdan haksız kazanç elde edildiğini belirterek haksız rekabetin önlenmesine ve şimdilik 7.500 TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte birleşen dosya davalısından tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, karayolu üzerinde birbiri ile yan yana bulunan tarafların fabrikalarının önüne monte edilmiş "E.." logolu totem adı verilen reklam direklerinin, İzmir'den Kemalpaşa yönüne doğru veya Kemalpaşa'dan İzmir yönüne doğru karayolunda seyahat halinde karayolunun bir noktasında saniyelerle ölçülebilecek kısa bir zaman aralığında birbirinin görünümünü engelleyebilecekleri, bu durumun taraf iddiaları doğrultusunda haksız rekabet olarak nitelendirilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle kanıtlanamayan asıl davanın ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı/birleşen dosya davalısı vekili ve davalı/birleşen dosya davacısı vekili temyiz etmiştir.1- Asıl dava ve birleşen dava, tarafların reklam direklerini diğer tarafın reklam direğinin görülmesini engelleyecek şekilde konumlandırması sebebiyle haksız rekabetin önlenmesi ve maddi tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda açıklanan nedenlerle asıl dava ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamında alınmış olan 16.06.2009 tarihli bilirkişi raporunda, mahallinde yapılan gözlemler neticesinde davalı/birleşen dosya davacısının reklam direğinin İzmir istikametinden Kemalpaşa istikametine seyir halinde iken davacı/birleşen dosya davalısının reklam direğinin görüntüsünü yükseklik ve ölçülerin aynı olması sebebiyle kapattığı, görünümü kestiği bu durumun haksız rekabet teşkil ettiği belirtilmiştir. Diğer yandan, 18.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda ise, davanın taraflarının reklam direkleri nedeniyle karıştırılma ve haksız rekabete sebep olamayacağı kanaatine varılmıştır. Bu durumda, somut olayın özelliği de dikkate alınarak taraflar arasında haksız rekabet ve bu kapsamdaki muarazanın ortadan kaldırılmasına yönelik uyuşmazlık bakımından raporlar arasındaki çelişkiyi giderecek şekilde konusunda uzman bilirkişilerden oluşacak yeni bir bilirkişi heyetinden rapor alınması ile hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış, kararın taraflar yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. 2-Bozma sebep ve şekline göre, taraf vekillerinin tazminata yönelik sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı/birleşen dosya davalısı ve davalı/birleşen dosya davacısı vekillerinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün taraflar yararına BOZULMASINA; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre davacı/birleşen dosya davalısı ve davalı/birleşen dosya davacısı vekillerinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalı /birleşen dosya davacısından alınarak davacı/birleşen dosya davalısına verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 04/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.