MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 08/03/2012NUMARASI : 2008/1093-2012/132Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 08/03/2012 tarih ve 2008/1093-2012/132 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 21/01/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av.İlke Işık dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıların her istendiği an geri ödeneceği ve yüksek faiz verileceği garantisiyle müvekkilinden para aldıklarını, istenmesine rağmen paranın ödenmediğini, davalıların eylemlerinin hukuki dayanağının bulunmadığını, TTK, Bankalar Kanunu ve SPK mevzuatını ihlal ettiklerini, durumun soruşturmalarla sabit olduğunu, davalı şirketle ortaklık ilişkisinin kurulmadığını ileri sürerek, geçerli bir ortaklık ilişkisinin bulunmadığının tespitine, kurulan yatırım ilişkisinin hükümsüzlüğüne, şimdilik 6.500.00 TL'nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, davacı ile müvekkilleri arasında ticari ilişki olmadığını, dava dışı firmaya sessiz ortak olduğunu, husumet düşmeyeceğini, tüm iddiaların yerinde bulunmadığını, istemin zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar, davalı gerçek kişi hakkındaki ceza dosyası kapsamına göre, davacının dava dışı J. İnt. Mark. Trad. A.G'nin sessiz ortağı bulunduğu, anılan şirketle davalı şirketin yetkilisinin diğer davalı bulunduğu, MASAK raporu ve ceza dosyası kapsamından bu şirketler arasında organik bağın varlığının saptandığı, ayrıca davalı şirket ile davacının sessiz ortağı bulunduğu şirket arasında hisse alış verişinin belirlendiği, davacının ortağı bulunduğu şirketin topladığı paraları davalı şirkete, bunun da davalı gerçek kişinin kişisel hesaplarıyla başka şirketlerinin hesaplarına intikalinin sağlandığı ve kullanıldığı, davalıların, davacı zararından sorumlu bulundukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 6.500.00 TL'nin davalılardan tahsiline, diğer istemlerin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.1- Dava, geçerli ortaklık ilişkisinin kurulmadığının ve yatırım ilişkisinin bulunmadığının tespiti ile verilen paranın tahsili istemine ilişkindir.Davanın açıldığı tarihteki yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK'nın 388 ile yürürlükteki 6100 sayılı HMK'nın 297 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl yazılacağı ve hangi unsurları içereceği etraflıca düzenlenmiştir. Hukuk yargılamasında hüküm, davanın tarafları için tesis edilir. Hükümde davanın taraflarının kimliklerinin açıkça gösterilmesi gerekmektedir.Somut uyuşmazlıkta gerekçeli kararda davacı olarak salt S.. D.. gösterilmiş, davalılardan tahsiline karar verilen tutarın davacıya verilmesine hükmedilmiştir. Dava dilekçesinde davacı taraf, 'Ayşe&S.. D..' şeklinde gösterilmiş, ayrıca davacı vekili Ayşe Deniz ve S.. D..' adlarına ayrı ayrı vekaletnameler sunulmuştur. Davacı tarafın dayandığı ortaklık sözleşmesinde de ortağın adı 'Ayşe&S.. D..' olarak belirtilmiş, tahsilat makbuzunda ise ortağın unvanı 'Ayşe Deniz' olarak ifade edilmiştir. Ancak, gerekçeli kararda anılan belgeler hiç değerlendirilmemiş, davacı olarak salt S.. D..'in gösterilmesinin dayanakları açıklanmamıştır.Bu durum karşısında, davacının S.. D.. adına mı yoksa A. D. adına mı yoksa her ikisi adına mı açıldığı hususu üzerinde durulmadan, gerektiğinde davacı tarafa bu yönde açıklama yaptırılmadan ve bir gerekçe gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir. 2- Bozma neden ve şekline göre, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 21/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.