Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12881 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5947 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : ....ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 02/02/2015NUMARASI : 2014/743-2015/50Hasımsız olarak görülen davada .... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 02/02/2015 tarih ve 2014/743-2015/50 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, 09/09/2014 tarihi gecesinden itibaren devam eden yağmur nedeniyle müvekkili şirketin merkezinin bulunduğu taşınmazın önündeki lögar kapağının 10/09/2014 tarihinde patladığını, yağmur sularının taşması sonucu taşınmazın zemininde bulunan müvekkili şirkete ait arşiv kayıtları ile ticari defter ve kayıtların zarar gördüğünü, taşınmazın zemin katını su bastığını, Aski Genel Müdürlüğü ile irtibata geçildiğini ancak suyun boşaltılmadığını, taşınmaz maliki tarafından 10/09/2014 tarihinde Ankara 1. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2014/147 D. İş dosyası ile tespit yaptırıldığını, suyun boşaltılma sürecinin 12/09/2014 tarihinde tamamlanabildiğini, müvekkilinin saklamakla yükümlü olduğu belgelerin su basması nedeniyle zayi olduğunu ileri sürerek, zayi belgesi verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece iddia ve tüm dosya kapsamına göre, su baskınının 10/09/2014 tarihinde gerçekleştiği, davacının bu durumu öğrendiği, ASKİ'den yardım istendiği, bilahare tespit yapıldığı, davacının ticari defterlerinin bulunduğu binanın zemin katındaki depoya dolan suyun 12/09/2014 tarihinde boşaltıldığı, davanın ise 15 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 29/09/2014 tarihinde açıldığı gerekçesiyle, süresinde açılmayan davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, zayi belgesi verilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde davanın hak düşürücü süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Ancak, 6102 sayılı TTK'nın 82/7 maddesine göre “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir.” Anılan yasal düzenleme uyarınca işbu davanın açılması için hak düşürücü süre mahkemenin de kabul ettiği üzere öğrenmeden itibaren başlar. Davacı tarafça ticari defter ve belgelerinin şirket merkezi olan “Farabi Sok. No:30/A Çankaya/Ankara” adresinde bulunduğu, 10/09/2014 tarihinde aşırı yağış nedeniyle taşınmazı su bastığı, suyun boşaltılmasının ancak 12/09/2014 tarihinde tamamlanabildiği ve suyun boşaltılması ile dava dilekçesi ekindeki defter ve belgelerin zayi olduğunun anlaşıldığının belirtilmiş olması karşısında; sürenin bu tarihte başlayacağı ve bu nedenle de davanın süresinde açıldığı gözetilerek işin esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.