Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12806 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9389 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : MİLAS 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 13/01/2014NUMARASI : 2014/7-2014/7 D.İŞ Milas 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 13/01/2014 tarih ve 2014/7-2014/7 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz isteyen vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz isteyen banka vekili, dava dışı şirkete kullandırılan kredinin kat ihtarı tebliğine rağmen ödenmediğini ileri sürerek, müşterek borçlu müteselsil kefiller hakkında ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, asıl borçlu firmaya kullandırılan kredinin teminatı olarak ipotek tesis edildiği, alacak rehinle temin edildiğinden İİK'nın 257. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir. Kararı, ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir. Talep müşterek borçlu müteselsil kefiller için ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçeyle talebin reddine karar verilmiştir. İİK'nın 45. maddesine göre, rehinle temin edilmiş bir alacağın takibi ancak rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılabilir. Aynı Yasa'nın 257. maddesine göre de ihtiyati hacze karar verilebilmesi için gerekli koşullardan biri de alacağın rehinle temin edilmemiş olmasıdır. Kefillerin sorumluluğu TBK'nın 586. maddesinin 1. bendinde hükme bağlanmış olup, anılan düzenlemeye göre kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçlunun ifada gecikmiş ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde bulunması halinde borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Dosyada kefaletten kaynaklanan borcun rehinle temin edildiğini gösterir bir belge mevcut değildir. Bu itibarla, ihtiyati haciz isteyen alacaklının, kredi sözleşmesinde müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı taşıyan borçlular aleyhine, TBK'nın 586. maddesine dayanarak ihtiyati haciz talebinde bulunmasına engel bir durum bulunmadığı gözden kaçırılarak, yazılı gerekçeyle istemin reddedilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın ihtiyati haciz isteyen yararına BOZULMASINA, 03.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.