MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK Taraflar arasında görülen davada ....Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/12/2014 tarih ve 2013/129-2014/280 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili şirketin ... nezdinde tescilli "..." ve "..." markalarının sahibi olduğunu; "..." markasının ...'de tanınmış marka statüsünde olduğunu, davalı şirketin tekstil alanında faaliyet gösterdiğini ve davalının satış mağazasında 11.01.2013 tarihinde yapılan inceleme sonucunda taklit "..." erkek takım elbiselerinin satılmakta olduğunun tespit edildiğini; davalı tarafından satılan ürünlerin kumaşı orijinal "..." olmamasına rağmen etiketlerinde kumaş cinsi olarak "..." yazdığını; ayrıca İşyeri kartvizitlerinde de "..." markasının kullanıldığını, davalıya alt işyerinde büyük boy "...." tabelalarının asıldığını ve markanın ölçüsüzce ve haksız kullanıma yol açacak şekilde markasal olarak işyeri vitrinlerinde kullanıldığının tespit edildiğini, davalının müvekkilinin markasının tanınmışlığından haksız kazanç sağlamaya çalıştığını, davalının hem taklit ürün satışı hem de "..." ibaresinin markasal olarak kullanması suretiyle müvekkilinin marka hakkına ve unvanına tecavüz ettiğini, haksız rekabette bulunduğunu ileri sürerek, davalının mağazalarında markaları ihtiva eden tabelaların, ilan ve reklamların vs. kullanımının tedbiren engellenmesini; 556 sayılı KHK m. 66/c gereğince davalının hukuka uygun olarak markaları kullanmış olsaydı ödemesi gereken lisans bedeli olarak şimdilik fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00 TL maddi tazminata hükmedilmesini, maddi tazminat hesabında KHK m.67 hükmünün de ayrıca nazara alınmasını ve bu payın da eklenmesini; manevi tazminat olarak 5.000,00 TL tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.Davalılar davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre,davanın kabulü ile davacı tescilli markasının ve unvanının davalı mağaza vitrininde markasal olarak kullanımı gerekçesiyle, davalının davacı marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetinin tespitine, ihtiyati tedbirin karar kesinleşinceye kadar devamına 25.000.00 TL maddi tazminat ve 5.000,00 TL manevi tazminatın haksız fiil tarihinden itibaren yürütülecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştirKararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Davacı vekilince, dava dilekçesinde davacı markasına davalıların tecavüzlerinin men'inin de talep edilmesine rağmen mahkemece bu konuda olumlu-olumsuz bir karar verilmemesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.