Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12682 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4942 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 09/09/2013NUMARASI : 2012/114-2013/446Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 09/09/2013 tarih ve 2012/114-2013/446 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davacının yapımını üstlendiği Kürtün Barajı İnşaatı işinin davalı sigorta tarafından all-risk inşaat sigorta poliçesi ile sigortalandığını, 01/06/2003 tarihinde meydana gelen kaza dolayısıyla dava dışı ... Sigorta tarafından sigortalısı şirkete ödenen hasar tutarının rücuen tahsili için kendileri ve dava dışı DSİ aleyhine açılan davanın kabulü sonrasında yapılan icra takibi dolayısıyla 241.716,00 TL'nin 04/01/2012 tarihinde ödendiğini, ödeme tarihi itibariyle 5.000,00 USD karşılığı 9.368,50 TL'nin poliçe kapsamında tenzil edilerek bakiye 232.347,50 TL'nin tahsili için yaptıkları icra takibinin davalının haksız itirazı ile durduğunu ileri sürerek, icra takibine itirazın iptali ile alacağın %40'ından aşağı olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu poliçenin sigortalısının DSİ Genel Müdürlüğü olduğunu, davacının ise poliçenin sigorta ettireni olduğunu, bu sebeple dava açmak hakkının bulunmadığını, zeyilnamelerle uzatılan poliçenin bitiş tarihinin 31/12/2002 olduğunu, 01/06/2003 tarihinde meydana gelen rizikonun bakım döneminde gerçekleştiğini, bu sebeple poliçe teminatı dışında kaldığını, davacının zararını ispatlayamadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; hasarın bakım devresinde sigorta poliçesi teminatı içerisinde oluştuğu gerekçesiyle; davanın kabulüne; icra takibine yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, alacağın varlığı yargılama sonucu ortaya çıktığından davacının icra inkar tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Davacı vekilinin temyiz itirazlarına gelince; dava, davacının kusuruna dayalı olarak montaj all risk sigorta poliçesine istinaden aleyhine açılan rücuen tazminat davasında hükme bağlanan bedelin tazmin edilmesi sonucu, yapılan bu ödemenin inşaat all risk sigorta poliçesi kapsamında davalıdan tahsili amacıyla girişilen icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Söz konusu eylem hakkında davacının taraf olduğu yargılama sonucu verilen ve kesinleşen karar uyarınca davacı tarafından hak sahiplerine ödemede bulunulmuştur. Davacı tarafından bu ödemenin tahsili için davalı sigorta şirketi hakkında icra takibine geçilmiş olduğuna göre alacak hakkının yargılama sonucu verilen mahkeme kararı ile artık likit bir alacak hakkına dönüştüğünün kabulü gerekmektedir. Bu durumda, davacının yaptığı takip mahkeme kararıyla belirlenmiş alacağa dayandığından bu alacağın tahsili için yapılan icra takibine vaki itiraz sonucu duran takibin devamı için açılan itirazın iptali davasında davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile bu yöndeki istemin reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine; (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 11,903,65 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 02/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.