MAHKEMESİ : REYHANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 17/01/2014NUMARASI : 2012/745-2014/43Taraflar arasında görülen davada Reyhanlı Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 17/01/2014 tarih ve 2012/745-2014/43 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, dava dışı sigortalıya ait narenciyenin davalı tarafından Mersin'den Özbekistan'a taşındığını, meyvelerin gerekli ısıda taşınmaması sebebiyle bozularak hasarlandığının görüldüğünü, tespit edilen hasar bedelinin sigortalıya ödenmesi üzerine rücuen tahsili için başlatılan icra takibine davalı yanca itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve icra inkar tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, sigortalının emtianın taşınması için dava dışı N... Uluslararası Nakl. San. Tic. Ltd. Şti. ile anlaştığını, taşıyıcının müvekkilinden araç istediğini, müvekkilinin de araçları bu firmaya tahsis edip faturayı Narlılar firmasına düzenlediğini, dolayısıyla taraflar arasında bir hukuki ilişki bulunmadığından müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, CMR belgelerinde ürünlerin hasarsız teslim alındığının belirtildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, olaya CMR hükümlerinin uygulanmasının gerektiği, CMR Konvansiyonu'nun 17/1. maddesi uyarınca taşıyanın yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar doğacak hasardan sorumlu olduğunu, 17/2. maddeye göre de eğer kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut da taşımacının önlenmesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşıyanın sorumlu tutulamayacağı, konvansiyonun ispat yükü ters çevrilmiş bir kusur sorumluluğunu öngördüğü, taşıyıcının ancak en yüksek özeni göstermesine rağmen hasarın gerçekleştiğini ispat ederek sorumluluktan kurtulabileceğini, davalının bu yönde bir savunma yapmadığı, bu itibarla zararı tazminle mükellef olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, itirazının iptaline, 3.443,98 TL asıl alacak ve 198,89 TL takip tarihine kadar işlemiş faiz olmak üzere takip tarihi itibariyle 3.642,87 TL üzerinden takibin devamına, asıl alacağın %40'ı oranında hesaplanan 1.377,59 TL tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2-) Ancak dava, CMR Konvansiyonuna göre yurtdışı taşıması esnasında meydana gelen hasarın sigortalıya ödenmesinden sonra davalı aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup mahkemece, yazılı şekilde icra-inkar tazminatına da hükmedilmişse de dava konusu alacak tazmini nitelikte olup, likit ve önceden belirlenebilir değildir. Bu nedenle icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerden dolayı davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.