Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12441 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1406 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 19/09/2013NUMARASI : 2009/789-2013/482Taraflar arasında görülen davada Ankara 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 19.09.2013 tarih ve 2009/789-2013/482 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi asıl davada davacılar-birleşen davada davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacılar (birleşen davada davalılar) vekili, müvekkillerinin hissedarı bulunduğu K.. Gıda İşletmeciliği Tic. Ltd. Şti'deki paylarını ve şirkete ait “M..” isimli restoranın işletme hakkını 08.10.2002 tarihli protokol ile davalılara devrettiklerini, protokolün 2. maddesine göre, söz konusu hisse devri ile ilgili olarak hisse devir bedeli karşılığı olan 10 adet senedin, tarafların yediemin olarak kabul ettikleri Bülent Birhekimoğlu isimli şahsa tevdi olunduğunu, bazı senetler ödenmediği gibi, senetlerin yediemin tarafından kendilerine de tevdi olunmadığını, protokolün (6) maddesinde senetlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi halinde, hisseleri devredilen şirketten bağımsız olarak şirkete ait restoran işletmesinin H..K..'a veya onun belirleyeceği üçüncü şahsa bila bedel ve hiçbir koşula bağlı olmaksızın devredileceğinin kararlaştırıldığını ileri sürerek davaya konu restoran işletmesinin, içinde yer alan her türlü malzeme, ekipman, demirbaş eşya ile birlikte müvekkillerine devrine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, restoranın ve içerisinde yer alan her türlü eşyanın malikinin şirket olup, husumetin de şirkete yöneltilmesi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiş, birleşen davada ise, G.. K.., M.. E.. K.., D.. S.. K.. vekili olarak, şirket hisselerinin devri karşılığında belirlenen (120.000) USD'den (108.141) USD'nin ödendiğini, müvekkilinin (9) yıl boyunca bu işletmeyi işletebileceğini varsayıp, turizm işletme belgesinin bulunması sebebiyle bu belgenin sağladığı kolaylıklardan faydalanabileceğini düşündüğünü, ancak devirden sonra işletmeye ilişkin bir çok ayıbın ortaya çıktığını, mecurun 20.06.2004 tarihinde tahliye edilmek zorunda kalındığını, müvekkilinin BK'nın 202. maddesi uyarınca semenin tenzilini isteme hakkına sahip olduğunu ileri sürerek, satış bedelinin hakkaniyete uygun bir miktar olan 10.000 USD'ye tenzilini, bu miktarın ödenen (108.141) USD'den mahsubu sonucunda kalan (98.141) USD'nin istirdadı ile (5) adet senetten dolayı borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Asıl dava davacıları birleşen dava davalıları vekili birleşen davanın reddini istemiştir. Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, asıl davaya ilişkin kararın kesinleşmiş olması nedeniyle ayrıca karar verilmesine yer olmadığına, birleşen dava yönünden, H.. K..'ın şirketin devrinden önce tahliye taahhüdü vermiş olması nedeniyle birleşen davanın davacılarının kiralanan yeri tahliye etmek zorunda kaldıkları, bu hileli davranış sonucu daha önce yapılan ödemeden 82.229 USD'nin istirdatının gerekeceği, gerekçesiyle 82.229 USD'nin 07.12.2004 olan dava tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa'nın 4/a maddesinde belirlenen faiz oranı uygulanmak suretiyle, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, 08.10.2002 düzenleme tarihli 10.04.2003, 10.05.2003, 10.06.2003, 10.07.2003, 10.08.2003 vade tarihli 5.000'er USD bedelli, keşidecisi E.. k.. lehdarı H.. K.. olan 5 adet senetten ötürü davacılardan E.. K..'nın davalılardan H.. K..'a borçlu olmadığının tespiti ile bu senetlerin iptaline karar verilmiştir.Kararı birleşen davada davalılar vekili temyiz etmiştir. 1-Birleşen davada istem, hissesi davalılara ait olan K... Gıda İşletmeciliği Ltd. Şti’nin tek mal varlığı ve iştigali olan “M..” isimli lokantanın devri karşılığında peşin olarak ödenen 70.000 USD ile verilen her biri 5.000 USD bedelli 10 adet senetten ödenen 5 adet senet bedeli 25.000 USD ve davacılar nam ve hesabına geçmiş dönem borçlarından dolayı yapılmak zorunda kalınan 13.141 USD olmak üzere toplam 108.141 USD’nın hile iddiasına dayalı olarak kısmen istirdatı ve yedieminde bulunup henüz ödenmeyen senetlerden dolayı borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olup, mahkemece verilen ret kararı Dairemizce, hile iddiasının hiç kuşkusuz tacirler arasında da ileri sürülmesinin hukuken mümkün bulunması karşısında birleşen davada davacı iddialarının değerlendirilmesi gerekirken, birleşen davanın salt TTK’nın 20. maddesi uyarınca davacıların basiretli davranmadığından bahisle reddedilmesinin doğru olmadığından bahisle bozulmuş, Dairemizin bozma ilamına uyan mahkemece yukarıda anılan gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, dosya kapsamından dava konusu lokantanın Halil Kuyaş tarafından verilen 2002 tarihli tahliye taahhüdüne göre tahliye edildiği anlaşılamamaktadır. Bu itibarla mahkemece taşınmazın nasıl tahliye edildiği yönünde bir araştırma yapılıp sonucuna göre hile iddiasının değerlendirilmesi gerekirken eksik araştırma sonucu hüküm kurulması doğru olmamış, hükmün bu nedenle birleşen dava davalıları yararına bozulması gerekmiştir.2-Bozma sebep ve şekline göre birleşen dava davalıları vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenle, birleşen davada davalılar vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün mümeyyiz taraf yararına BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle birleşen davada davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden asıl davada davacılar-birleşen davada davalılara iadesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.