Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1240 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 10903 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : GAZİANTEP 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 12/02/2013NUMARASI : 2012/49-2013/110Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/02/2013 tarih ve 2012/49-2013/110 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili tarafından taşıma ilişkisi kapsamında davalıya kesilmiş olan ... nolu 4.800 USD bedelli fatura sebebiyle tahsil edilemeyen 1.700 USD için icra takibi başlatılmış ise de, itiraz üzerine takibin durduğunu, davalının emtianın geç teslimi nedeniyle alacaktan kesinti yapıldığı yönündeki itirazına itibar edilemeyeceğini, zira davalının iddiasına dayanak yaptığı sözleşmenin taraflarının davalı şirket ve müvekkili şirketin şoförü olduğunu, şirket şoförünün sözleşme yapma yetkisinin bulunmadığını, sözleşmenin müvekkilini bağlamayacağını emtianın süresinde teslim edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasında yapılan sözleşme kapsamında aracın 15 gün içerisinde en fazla 3 gün gecikme ile 18 gün içerisinde gelmemesi halinde aracın sahibinden veya şoföründen günlük 100 USD kesileceğinin hükme bağlandığını, 17 gün geç gelen araç sahibinden 1.700 USD kesinti yapıldığını, bu hususta müvekkili tarafından düzenlenen faturanın davacı tarafça kabul edilmeyerek iade edildiğini, sözleşme hükümlerinin davacı yönünden bağlayıcı olduğunu, malın geç teslimi sebebiyle müvekkilinin zarara uğradığını belirterek davanın reddini, %40 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, yetki itirazının yerinde olmadığı, davacı şirketin, usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerine göre 2011 yılı itibariyle, davalıdan 3.211,13 TL alacaklı olduğu, davalı şirket ticari defterlerinin ise usulüne uygun olarak tutulmadığı, davacının davasını ispat ettiği, işlemiş faiz talebi ile davalının kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından icra inkar tazminat talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın iptali ile takibin 2.669,00 TL üzerinden devamına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki (2) nolu bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava, ödenmediği iddia edilen bakiye navlun alacağının davalı taşıtandan tahsili istemine ilişkin olup, davalı, taşımadaki gecikme nedeniyle navlun bedelinden haklı olarak kesinti yapıldığını belirterek davanın reddini istemiş, mahkemece tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ancak, mahkemece davalı tarafça emtiayı taşıyan aracın geç geldiği ve müvekkilinin zarara uğradığı yönündeki iddiası üzerinde yeterince durulmamış, bu hususu ispata yönelik deliller yöntemince araştırılarak incelenmemiştir. Buna göre, davalının savunması, gecikmenin varlığına yönelik taraf delilleri ve davalı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları da değerlendirilerek ve gerekirse konusunda uzman bilirkişilerden oluşacak bilirkişi heyetinden rapor alınarak hasıl olacak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 21/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.