MAHKEMESİ : FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada ...Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/12/2013 tarih ve 2004/326-2013/297 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin gıda sektöründe çok eski ve çok bilinen bir şirket olduğunu, müvekkilnin tescilli BROVNİ-... markalarının sahibi olduğunu ayrıca ... ambalaj tescilinin de mevcut olduğunu, davalıların haksız kazanç sağlama kastı ile ... keki müvekkilinden izin almadan ürünün ismini değiştirmeden ve ambalajını da birebir kopyarak piyasaya sürdüğünü, davalıların bu davranışının müvekkilini piyasada zor durumda bıraktığını, farklı fiyatlardan satılan ürünlerin müşteriler arasında güven sorunu yarattığını, davalıların işletmelerinde ... Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan soruşturma ile çok sayıda taklit ürüne el konulduğu ileri sürerek davalıların eylemlerinin gerek adlarına kayıtlı browni - brovni markaları ve gerekse brownie ya da markalarına benzer başkaca ibareler ile üretimi ve satışının haksız rekabet oluşturduğunun tespitini, önlenmesini müvekkili tasarımına benzer ürünlere ve üretmekte kullandığı her türlü makina ve araca el konulmasını talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, müvekkilinin 2002/32634 sayılı “... ...” ibareli markası olduğunu, davacı tarafın marka olarak münhasıran kullanmak istediği, "..." ibaresinin kek cinsini belirttiğini ve KHK 7/1- c karşısında tescil edilemeyeceğini, müvekkili kullanımının davacının tescilli ambalajı ile de herhangi bir benzerliğin bulunmadığını, tescilli bir markanın kullanılması dolayısıyla haksız rekabet hükümlerine dayanılamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; “...” ibaresinin yabancı menşeili bir kek türü olduğu, davacının KHK 7/son hükmünden yararlanamayacağı, davalı adına tescilli 2002/32634 sayılı “... ...” ibareli markasının davalı kullanımını haklı kıldığı, davacı ve davalının markalarının ve ürünlerinin logo bazında farklı olduğu, ETİ ve ÜLKER logolarının şekil, yazı karakterleri ve konum farklılıkları ile ... ticaret markalarının her ikisinin de tanınmışlıkları göz önüne alındığında bu tür benzerliklerin tüketiciler nezdinde karışıklığa sebep olmayacağı, "..." ibaresinin tüketici nezdinde kolayca ayırt edilebilecek olan ... markaları ile birlikte kullanıldığında karıştırılma ihtimali olmadığı ve bu kullanımın haksız rekabete yol açmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve tarafların ürünlerinin piyasaya sunulduğu ürün ambalajları arasında haksız rekabete yol açacak nitelikte benzerlik bulunmadığının belirlenmiş olmasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir.2- Ancak, davacı aynı zamanda “...” ibareli tescilli marka hakkına dayalı olarak davalının bu ibareyi kullanımının haksız rekabet oluşturduğundan bahisle haksız rekabetin önlenmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı adına tescilli “...” markasının bulunması nedeniyle haksız rekabet oluşturmayacağından bahisle bu talebin de reddine karar verilmiş ise de, davalı .. tarafından işbu davanın açılmasından önceki tarihli 2002/32634 sayılı “...” ibareli marka başvurusuna karşı, davacı tarafça ... nezdindeki itirazlarının olumsuz sonuçlanması üzerine huzurdaki davanın yargılaması devam ederken açılan ... YİDK karar iptali ve tescil koşuluna bağlı hükümsüzlüğe ilişkin dava sonuçlanarak ... YİDK kararının iptaline ve davalı markasının hükümsüzlüğüne karar verilmiştir. Bu durumda, davalı ... adına “.. ...” markasına ilişkin tescil başvurusunun olumsuz sonuçlanması nedeniyle tescilden kaynaklanan bir kullanım hakkı söz konusu olmayacağı halde mahkemece marka hakkına tecavüzden kaynaklanan haksız rekabetin önlenmesine yönelik uyuşmazlığın açıklanan gerekçeyle reddi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 23/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.