Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12382 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6366 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : GAZİANTEP 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 03/12/2013NUMARASI : 2013/132-2013/141Taraflar arasında görülen davada Gaziantep 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 03/12/2013 tarih ve 2013/132-2013/141 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı tasfiye memuru tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili kurumun sicil dosyalarından işlem gören Gaziantep Ö.. Y.. San. Tic. Ltd. Şti. çalışanına geçirdiği iş kazası sonucu ödemeler yapıldığını, müvekkili tarafından davalı şirkete zararın tahsili için alacak davası açıldığını, dava devam ederken Ticaret Sicil Memurluğu tarafından davalı şirketin sicil terkin işleminin yapıldığının belirtildiğini, bunun üzerine kendilerine şirketin ihyası ve ticaret sicilindeki terkinin iptali için mehil verildiğini ileri sürerek, şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı Ticaret Sicili Memurluğu, tasfiye süreci içinde şirketin kapanış işlemleri ile ilgili Ticaret Sicil Memurluğunun herhangi bir usul hatası bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı Tasfiye Memuru, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, bozmaya uyularak, sicilden terkin edilen ticari şirket hakkında alacak davası mevcut olduğu, tasfiyenin usulünce sonuçlandırılmadığı gerekçesiyle,davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı tasfiye memuru temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı tasfiye memurunun aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2- Ancak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 547/2'nci maddesi gereğince mahkemece, ihya (yeniden tescil) isteminin kabulüne karar verilmesi halinde, ek tasfiye işlemlerini yapması için son tasfiye memuru yahut memurlarının yahut da yeni bir veya birkaç kişinin tasfiye memuru olarak atanıp, keyfiyetin tescil ve ilanına karar verilmesi gerekirken bu hususlarda karar verilmeksizin kanunun emredici hükümlerine aykırı olarak sadece, şirketin ihyasına karar verilmesiyle yetinilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştirSONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan sebeplerle davalı tasfiye memurunun diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalının temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 30/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.