MAHKEMESİ : KONYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 26/02/2013NUMARASI : 2011/687-2013/114Taraflar arasında görülen davada Konya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 26/02/2013 tarih ve 2011/687-2013/114 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 27/06/2014 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. G.. G.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalı şirketin müvekkilinden para tahsil ettiğini ve ödemediğini, bunun üzerine müvekkili tarafından davalı şirket aleyhine açılan davada Almanya Krefeld Eyalet Mahkemesi'nce müvekkili için 27.174,00 Euro ana parayı 14/10/2010 tarihinden itibaren %5 temel faizleri ile birlikte ödenmesine ayrıca 1.196,43 Euro diğer bir meblağın da 14/10/2010 tarihinden itibaren baz faize ek %5 faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine karar verildiğini, kararın 27/09/2011 tarihinde kesinleşerek Apostil ile onandığını, yeminli tercümana tercüme ettirildiğini, davalı şirket merkezinin Konya’da olması nedeniyle Konya Asliye Hukuk Mahkemelerinin yetkili olduğunu, davalı şirketin mal kaçırma tehlikesi bulunduğunu ileri sürerek, Almanya Krefeld Eyalet Mahkemesi verilen kararın tenfizini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkili şirketin ticaret sicilinden terkin edildiğini bildirerek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı vekilince tebliğe ilişkin evrakın dosyaya ibraz edilmediği, 26.01.2011 tarihinde ilgili evrakı ibraz etmek üzere davacı vekiline süre verildiği, ibraz edilmemesi üzerine bu kez 15.03.2012 tarihli celsede kesin süre verildiği, bu sürede de davacı vekilince tebliğe ilişkin evrakın sunulmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1 - Dava yabancı mahkeme kararının tenfizi istemine ilişkindir. Davacı vekili davalı şirket tarafından müvekkilinden tahsil edilen paranın ödenmediğini, bu kapsamda Almanya Krefeld Eyalet Mahkemesi'nde açmış oldukları davanın kabul kararı ile sonuçlanıp kesinleştiğini ileri sürerek, değinilen mahkeme kararının tenfizine hükmedilmesini talep etmiş, mahkemece yapılan yargılama sonunda, davacı vekilinin tenfize konu davanın tebliğ evrakını, verilen kesin sürelere rağmen sunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Buna karşın dosya içeriği incelendiğinde davalı şirketin, dava tarihi itibari ile tasfiye edilerek ticaret sicilinden terkin edildiği, bu haliyle davalı olarak gösterilen şirketin yargılama sırasında temsil edilmediği, bir başka anlatımla davada taraf teşkilinin sağlanmadığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar mahkeme tarafından davacı vekiline, sicilden terkin edilen şirketin ihyası yönünde dava açması için süre verilmiş, verilen süreye rağmen davacı vekili tarafından ihya talebinde bulunulmadığı bildirilmişse de mahkeme karar gerekçesinde, davacı tarafça tenfizi istenen ilamın dava dilekçesi ve gerekçeli karar ilamının tebliğine ilişkin evrakı sunmadığı açıklamasına yer verilmiştir. Bu durumda mahkeme karar gerekçesi göz önüne alındığında, usulüne uygun şekilde taraf teşkili sağlanmaksızın hüküm kurulması doğru görülmemiş hükmün bozulması gerekmiştir.2 – Bozma sebep ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün bozulmasına, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 27/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.