Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11744 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5211 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSKENDERUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 04/07/2013NUMARASI : 2011/748-2013/381Taraflar arasında görülen davada İskenderun 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04/07/2013 tarih ve 2011/748-2013/381 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin kurucu ortaklarından iken kendisine ait olan Taksan Marka T.T.C 630 tipinde 2006 model torna makinesini şirketin işlerinin daha hızlı yürümesi için ve sonradan geri almak üzere şirketin adresine getirdiğini, söz konusu makinenin hiçbir şekil ve surette aleyhine tespit istenilen şirketin mamelekinde kayıtlı olmadığını, şirkete sermaye payı olarak da konulmadığını ve şirkete devrinin yapılmadığını, müvekkilinin şirketteki hisselerinin tamamını dava dışı M. A.'a devrettikten sonra, torna makinesini geri almak için şirket adresine gittiğini ancak eski ortaklarının ağır hakaretlerine maruz kaldığını, mahkeme kanalı ile yapılan tespitte torna makinesinin davalı şirketin nezdinde olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, torna makinesinin teslim tarihine kadar geçecek süre için davalı şirket aleyhine açacakları torna makinasının kullanım bedelinden doğan tüm hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile torna makinesinin davalı şirketten alınarak müvekkiline teslimine karar verilmesini talep etmiştir.Davalı vekili, dava konusu torna makinesinin davalı şirketin resmi kuruluşu gerçekleşmeden önce 09/10/2010 tarihinde dava dışı A. Makina Kalıp San. Ltd. Şti'den satın alındığını, davacının şirket hissesini şirket ortağı dava dışı Mehmet Ağlamış'a devrine ilişkin sözleşmede davalı şirketteki tüm haklarını, aktif ve pasifiyle birlikte devrettiğini, daha sonra bu makine üzerinde hak iddia etmesine hukuken olanak bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.Mahkemece, davacının hisse devir sözleşmesinde ''şirket ortaklarından ben devreden adı geçen şirketteki 4000 hissemi bütün aktif ve pasifiyle hukuki ve mali yükümlülükleriyle birlikte yukarıda ismi yazılı bulunan şirketin ortaklarından devralana 100.000 TL karşılığında 23/06/2011 tarihinde devir ve temlik ettim'' şeklinde beyanda bulunduğu, dava konusu torna makinasının şirket defterlerine işlendiği ve buna ilişkin faturanın da ibraz edildiği, kaldı ki davacının dayanak yaptığı makinenin seri numarasının faturadan anlaşılamadığı için şirket nezdinde bulunan ve tespiti yapılan makina olup olmadığının da belli olmadığı, bu makina olduğu kabul edilse dahi davacının temlik sözleşmesinde şirketteki hisselerini tüm aktif ve pasifini devrettiğini beyan ettiği, davacı şirket ortağı olduğuna göre ve makina da temlik sözleşmesinden önce şirkette faal olduğuna göre temlik sözleşmesi kapsamında bulunduğunun açık olduğu, davacının daha sonra bu makine üzerinde hak iddia etmesine hukuken olanak bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili ve katılma yoluyla davalı vekili temyiz etmiştir.1- 6762 sayılı TTK'nın 520. maddesine göre gerçekleştirilmiş olan davacı ile dava dışı M. A. arasındaki hisse devri sözleşmesinin, bu sözleşmeye taraf olmayan davalı şirket envanterinde kayıtlı görünen uyuşmazlık konusu torna makinasının devrini de içereceği yönündeki mahkeme gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Davalı tarafça uyuşmazlık konusu makinanın dava dışı A. Limited Şirketi'nden satın alındığı ve şirket adına kaydedildiği savunulmuştur. Ancak, davacı taraf bu faturanın gerçeğe aykırı olduğu, anılan şirket tarafından bahse konu bir satış yapılmadığı ve asıl faturanın kendi adına düzenlenen 650150 nolu fatura olduğunu ileri sürdüğüne göre, davalı şirket ile gerektiğinde dava dışı A. Limited Şirketi'nin de ticari defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmak suretiyle, davalı tarafça ibraz edilen fatura karşılığında davalı şirkete uyuşmazlık konusu torna makinasının satışının yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın reddi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davacı yararına bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının bu aşamada incelnemesine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine,18/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.