Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11652 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8092 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : TUNCELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 30/10/2013NUMARASI : 2013/111-2013/110Tunceli Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 30/10/2013 tarih ve 2013/111-2013/110 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler elektronik ortamda okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkilinin lehtarı, borçlunun keşidecisi olduğu bonoyla ilgili olarak kambiyo senedine mahsus icra takibi yaptıklarını, ödeme emri borçluya tebliğ edilip takip kesinleşmeden ihtiyati haciz isteminde bulunabileceklerini, borçlunun kaçma hazırlığında olduğunu ileri sürerek, ihtiyati hacze karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda, icra takibi başladıktan sonra ihtiyati haciz istenemeyeceği gerekçesiyle, talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, ihtiyati haciz talep eden vekili temyiz etmiştir. Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece icra takibi başladıktan sonra ihtiyati haciz istenemeyeceği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Oysa, İİK'nın 257/1. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için borcun muaccel hale gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması gerekli ve yeterlidir. İhtiyati haciz yolu başlı başına bir icra takip yolu değildir. Alacaklı, borçluya karşı icra takibi yaptıktan sonra alacağını tehlikede görürse takip kesinleşmeden önce ihtiyati haciz talep edebilir. Somut olayda, borçlu hakkında başlatılan icra takibinin ihtiyati haciz talep tarihi itibariyle kesinleşmediğinin anlaşılmasına göre, İİK'nın 257/1. maddede belirtilen şartların oluştuğu nazara alınarak, talebin kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmelerle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün ihtiyati haciz talep eden taraf yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 17/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.