Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11399 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2125 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 5. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/09/2013NUMARASI : 2012/356-2013/463Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 10.09.2013 tarih ve 2012/356-2013/463 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili tarafından nakliyet sigorta poliçesi ile sigortalanan hafızalı dijital kalem emtiasının, Hong Kong'tan İstanbul'a havayolu ile taşınması için davalıya teslim edildiğini, ancak varış yerinde emtianın alıcısına teslim edilemediğini, bu nedenle hasar bedelinin sigorta ettirene ödendiğini, zarar taşıma sırasında meydana geldiğinden davalının sorumluluğunda bulunduğunu, buna rağmen aleyhine başlatılan takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının itirazının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının aktif dava ehliyetinin bulunmadığını, müvekkiline süresi içinde ihbarda bulunulmadığınımüvekkilinin sorumluluğunun sınırlı olduğunu ve ancak karar tarihinden itibaren faiz istenebileceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulüne, davalının itirazının 2.625,65 TL asıl alacak ve ferileri yönünden iptaline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, nakliyat sigorta poliçesinden kaynaklanan rücuen tazminat istemine ilişkindir. 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı TTK'nın 4. maddesinde, mülga 6762 sayılı TTK'da olduğu gibi Ticaret Kanunu'nda öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava olduğu düzenlendikten sonra 5/3. maddesinde, asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi arasındaki ilişkinin görev ilişkisi olduğu hüküm altına alınmıştır. O halde, dava tarihi itibariyle somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6102 sayılı TTK'nın 5. maddesi uyarınca işbu davaya bakma görevi ticaret mahkemesine ait olup görev hususunun yargılamanın her aşamasında mahkemece resen göze alınması gerektiği dikkate alınarak mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde işin esasına girilmiş olması doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün resen BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.