Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 11342 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4371 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 21/01/2014NUMARASI : 2013/111-2014/5Taraflar arasında görülen davada İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 21/01/2014 tarih ve 2013/111-2014/5 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkili nezdinde taşıma sigorta poliçesiyle sigortalı emtianın İzmir’den Polonya’ya karayolu ile taşınması işinin davalı tarafından hasarlı şekilde gerçekleştirildiğini, 28 palet emtiadan 18 paletin alıcı firma tarafından hasar nedeniyle kabul edilmediğini, sigorta tazminatının ödendiğini, rücu koşullarının gerçekleştiğini ileri sürerek, 23.700,00 TL’nin faiziyle tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı taraf davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı tarafından taşınan emtianın 18 paletinde taşıma sırasında hasar meydana geldiği, hasar bedelinin bilirkişilerce 23.751,63 TL olarak belirlendiği, hasarlı taşıma nedeniyle sigortalıya tazminat ödediği, CMR'nin 17. ve 18. hükümleri gereği davalı tarafça sorumluluktan kurtulma hallerinin iddia ve ispat edilemediği, CMR’nin 17. maddesi gereği davalı taşıyıcının yükü teslim aldığı andan teslim edinceye kadar bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2-Ancak dava, nakliyat emtia sigorta poliçesine dayalı rücuan tazminat istemine ilişkindir. Davacı nezdinde taşıma rizikolarına karşı sigortalı emtianın Polonya’daki alıcısına teslim edilmek üzere davalı tarafından taşındığı, 28 paletten 18 palet emtianın hasarlı olduğundan bahisle alıcısı tarafından kabul edilmemesi üzerine geri getirildiği, davacının bir kısım emtianın hasarlı olduğundan bahisle sigorta ettirene tazminat ödediği hususları uyuşmazlık konusu değildir. 03.11.2013 tarihli bilirkişi raporunda, hasar tazminatı hesaplanırken davacının sigortalısınca dava dışı müşterisine kesilen faturadaki toplam emtia bedelinden hasarlı emtia sayısı indirilip yine faturada belirlenen birim fiyat üzerinden yapılan hesap sunucu ulaşılan rakamdan sovtaj düşülerek sonuca ulaşılmıştır. Ancak, taşımanın güzergah itibariyle CMR Konvansiyonuna tabi olduğu da çekişmesizdir. Bu itibarla tazminat hesabının CMR Konvansiyonu hükümlerine göre SDR kuru üzerinden yapılması zorunludur. Mahkemece, CMR Konvansiyonu hükümlerinden anlar uzman bir bilirkişiden hasar tazminatı konusunda rapor alınmak ve sonucuna göre karar verilmek gerekirken yetersiz bilirkişi raporuna göre karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 13/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.