Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 11052 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 3497 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ : İSTANBUL 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 04/12/2014NUMARASI : 2014/567-2014/469Taraflar arasında görülen davada İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 04/12/2014 tarih ve 2014/567-2014/469 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalının ihraç etmek istediği eşyaları deniz yolu ile taşıma işini üstlendiğini ve teslim aldığı eşyaları kararlaştırıldığı şekilde varma limanına ulaştırdığı halde davalı tarafından navlun ücretinin ödenmediğini, ayrıca ihtarname ile talep edilmesine rağmen ödenmemesi üzerine navlun ücretinin tahsili için davalı hakkında icra takibi yapıldığını ancak davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, davacıya yapılan taşıma karşılığı navlun ücretinin ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporu doğrultusunda; davacının davalı hakkında 2.853,12 Euro navlun bedelinin tahsili için icra takibi yaptığı, ancak dosyada bulunan e-mail yazışmalarından davacının bu fatura dışında ayrıca İspanya limanında malların depoya çekilmesi, boşaltılması ve tekrar kamyonlara yüklenip alıcı firmaya teslim edilmesi masrafları için 4.280,00 Euro tutarında başka bir fatura kestiği, davalı tarafından 4.280,00 Euro'luk faturanın kabul edilerek diğer faturanın kabul edilmediği, taraflar arasında navlun sözleşmesinin şartları üzerinde anlaşıldıktan ve taşıma gerçekleştirildikten sonra davacının yeni bir fiyat verdiği ve navlun sözleşmesinde belirlenenden farklı bir ödeme talep ettiği, davacının navlun sözleşmesinin şartlarının değiştirilmiş olduğunu ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı temyiz etmiştir. Dava, navlun ücretinin tahsili istemine ilişkindir.Somut uyuşmazlıkta, taraflar arasında taşımanın gerçekleştiği hususu tartışmasız olup uyuşmazlık taşıma ücretinin ödenip ödenmediğine ilişkindir. Davacı tarafından tanzim edilen 28.10.2011 tarihli fatura liman, depo ve teslimat masraflarına ilişkin olarak düzenlenmiş ve davalı bu faturayı ihtirazi kayıtsız teslim alarak ticari defterlerine kaydetmiştir. Her ne kadar, davalı tarafça ödenen faturanın navlun ücretini de kapsadığı savunulmuş ise de, bizzat kendi ticari defterlerine kaydedilen fatura içeriği göz önüne alındığında, navlun ücretinin de ödendiğinin kabulü mümkün değildir. Bu itibarla, icra takibine konu 24.10.2011 tarihli fatura konusu taşıma ücretinin ödenmediğinin kabulü ile sonucuna göre karar vermek gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın reddi isabetli görülmemiş ve hükmün davacı lehine bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.