MAHKEMESİ : İZMİR 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 12/11/2012NUMARASI : 2011/381-2012/306Taraflar arasında görülen davada İzmir 6. Asliye Ticaret. Mahkemesi’nce verilen 12/11/2012 tarih ve 2011/381-2012/306 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 10/06/2014 günü hazır bulunan davacı vekili Av. S. Ş. ile davalı vekili Av. B. E. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıya sigortalı müvekkiline ait fabrika binasının çatısının kuvvetli fırtına sonucunda hasar görmesine rağmen gerçek zararın karşılanmadığını, tespit raporu ile hasar miktarı 728.977,50 TL olarak belirlenmesine rağmen ekspertiz raporunda bu miktarın 80.195,08 TL olduğunun tespit edildiğini ileri sürerek, şimdilik 400.000 TL'nin olay tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.Davalı vekili, müvekkilinin hasar bedeli olan 80.195,00 TL'yı sigortalıya ödemeye amade olduğunu, ancak davacı sigortalının bu bedeli kabul etmediğini, bu nedenle tevdi mahalli tayin edilmesini istediklerini savunarak, davanın 80.195,00 TL'yi aşan kısım için reddini istemiştir.Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna göre, davacıya ödenmesi gereken hasar miktarının 282.705,56 TL olduğu, davalının 80.195,00 TL'yı kabul edip bu miktarı tevdii mahalline yatırdığı, ancak davalı tarafın davacıya ödenmemesi konusunda talepte bulunması nedeniyle davacıya ödenmediğinden kabul edilen tüm miktar üzerinden faiz işletilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2-Dava, bileşik ürün sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.Somut uyuşmazlıkta davacı vekilince 400.000 TL'nin tahsili talep edilmiş, davalı vekilince hasar bedelinin 80.195 TL olduğu beyan edilerek, bu miktar için tevdi mahali tayin edilmesi, ancak rehin alacaklısınca muvafakat edilmediği sürece tevdi mahaline yatırılacak paranın davacıya ödenmemesi ve anılan miktarı aşan kısım için davanın reddi savunulmuş, rehinli alacaklı tarafından hasar bedelinin davacıya ödenmesine ve dava açılmasına ilişkin muvafakat verilmiş, davacı vekilince de 01.12.2011 tarihli oturumda 80.195 TL'nin hesaba yatması nedeniyle bu kısım ile ilgili davalarının kalmadığını, bu kısım için faiz istemlerinin bulunduğu beyan edilmiş olup, yargılama sırasında davacıya ödenen bu kısım nazara alınmadan mahkemece isabetli olmayan gerekçelerle yazılı tazminat miktarına hükmedilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle davalı yararına bozulması gerekmiştir.Öte yandan, Yangın Sigortası Genel Şartlarının konuya ilişkin B.8-8.1'nci maddesinde sigortacının kesinleşmiş olan tazminat miktarını en geç bir ay içerisinde sigortalıya ödemek zorunda olduğu belirtilmiş olup, tazminat miktarının sigortacı açısından kesinleşmesi ise ekspertiz incelemesinin tamamlanması ile mümkün olduğundan sigortacının temerrüde düştüğü tarihin buna göre belirlenmesi gereklidir. O halde mahkemece, ilke olarak ekspertiz rapor tarihine sigortacının ödeme yapması için genel şartlarda tanınan bir aylık sürenin eklenmesi sonucu davalının temerrüde düştüğü tarihin tespiti ile bu tarihten itibaren faiz ile sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken,yazılı şekilde riziko tarihinden bir ay sonra davalının temerrüde düştüğünün kabul edilmesi de doğru görülmemiştir.3-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin vekalet ücretine ilişen temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle,davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle,temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün,davalı yararına BOZULMASINA, (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, vekalet ücretine ilişen temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, takdir olunan 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 15.111,60 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 10/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.