MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 1. FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 25/11/2014NUMARASI : 2012/4-2014/256Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 1. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/11/2014 tarih ve 2012/4-2014/256 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalıların müvekkilinin tescilli “B.” ve “R. B.” markalarına görsel ve işitsel olarak yoğun benzerlik ve iltibas yaratan “B. B.” ibaresini müvekkilinin izni olmaksızın dava konusu B.B.ibareli enerji içeceği tipi ürün ve bu ürünün yanında verilen gıda takviyesi ürünü üzerinde kullanarak müvekkili aleyhine marka tecavüzü ve haksız rekabet yarattıklarını, B. B. ibareli performans içeceği ürünün davalı A. Doğal Besin Ltd. Şti. tarafından üretildiği ve her iki ürünün de davalı E.. T..' nun yetkilisi olduğu ADT pazarlama firması tarafından dağıtılıp piyasaya sürüldüğünü, davalıların haksız kullanımlarının en kısa sürede önlenmesi için mahkeme nezdinde 2011/123 D.iş sayılı ihtiyati tedbir talebinde bulunduklarını, mahkemece 23.12.2011 tarihli karar ile ihtiyati tedbir kararı verildiğini, HMK. 397 uyarınca yasal süresi içinde iş bu davayı açtıklarını ileri sürerek, müvekkilinin R. B.markalarına ve ürün ambalajına iltibas oluşturmak sureti ile yaratılan marka tecavüzü ve haksız rekabet durumunun tespitine, önlenmesi ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı E.. T.. vekili, "B." ibaresinin tekel altına alınamayacağı için marka tecavüz koşullarının oluşmadığını, müvekkilinin kullanımının TPE nezdinde başvurusunu yaptıkları "Q7 B. B.+18" ibareli markanın kullanımına ilişkin olduğunu, kendi markalarının ticari hayatta bilinen ve tercih edilen bir marka olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Davalı A. Doğal Besin ve Bitkisel Destek Ürünleri Gıda Kozm. Turizm ve İnş. Paz. ve Dış Tic. Ltd. Şti. vekili, diğer davalı E.. T.. ile müvekkili şirketin herhangi bir ilgi ve bağlantısının olmadığını, işyerindeki yapılan aramada "B. B." ibareli ürün ambalaj ve broşürüne rastlanmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; dava tarihi itibariyle davalılar adına tescilli bir marka ya da tasarım bulunmadığı, her iki kullanımda yer alan “B.” ibaresinin, boğa anlamına geldiği, davalı ürünlerinde kullanılan Q7 ibaresinin “Q7 B. B.” ve “R. B.” kelimelerine işitsel olarak ayırt edicilik kazandırdığı, ayrıca davacı ürününün tenekede, davalı ürünün ise şişede satıldığı, her iki üründe kullanılan tasarım ve renklerin farklı olduğu, performans içeceklerinin tüketicisi olan 18 yaş üzeri kitle göz önüne alındığında ürünlerin karıştırılma ihtimallerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacı adına tescilli "R. B." ve "B." ibareli marka hakkına tecavüzün önlenmesine ilişkindir. Davacı, davalı tarafından piyasaya sürülen, enerji içeceği emtiası üzerinde kullanılan "B. B." ibaresinin markasal kullanımının tescilli markaları ile iltibasa yol açtığından tecavüzün tespitini ve önlenmesini talep etmiştir. Davacı adına tescilli "R. B." ve "B." ibareli kelime ve şekil markalarında geçen söz konusu ibareler markaların asli unsuru niteliğindedir. 556 Sayılı KHK'nın 8/1-b maddesi uyarınca tescilli olduğu mal ve hizmetler ile aynı ya da benzer tür mal ve hizmetler için iltibas tehlikesi oluşturacak derecede benzer işaretlere ilişkin marka tescil başvurularına karşı itiraz yoluyla tescilin önlenmesini talep hakkı verdiği gibi, aynı KHK'nın 9. ve 61. maddeleri uyarınca marka hakkı sahibi bu nitelikteki işaretlerin kullanımının engellenmesini isteyebilir. Somut uyuşmazlıkta da, "R. B." ve "B." markaları ile davalı kullanımındaki "B.B." ibareli marka arasında 556 sayılı KHK'nin 9/1-(b) bendi anlamında ilişkilendirme ihtimalinide içerecek derecede benzerlik bulunduğu ve taraflar arasında söz konusu markaların üzerinde kullanıldığı şişe ve kutu ambalajları bakımından bir uyuşmazlık da mevcut olmadığı halde, yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, kararın davacı yararına bozulmasına karar verilmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 26/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.