Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10964 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7822 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 17. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 07/05/2013NUMARASI : 2012/188-2013/237Taraflar arasında görülen davada Ankara 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 07/05/2013 tarih ve 2012/188-2013/237 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, 30.09.2011 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle müvekkilinin davalı bankanın Ümitköy Şubesi'nde kiraladığı kasa içinde bulunan çeşitli altın ziynet eşyaları ve bir miktar nakit parasının çalındığını, gerekli güvenlik önlemlerini almayan davalı bankanın ağır kusurlu olduğunu, çalınan eşyaların maddi değerlerinin yanında manevi değerlerinin de bulunduğunu ileri sürerek şimdilik 10.000,00 TL maddi, 30.000,00 TL manevi tazminatın tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, müvekkilinin tüm güvenlik önlemlerini aldığını, gerekli alarm ve kamera sistemlerini kurduğunu, fail ya da faillerin profesyonelce hareket ettiklerini, tüm bu güvenlik önlemlerini etkisiz hale getirerek hırsızlığı gerçekleştirdiklerini, müvekkiline bir kusur izafe edilemeyeceğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında bankacılık hizmet sözleşmesi düzenlenmesi ve sözleşme kapsamında davacıya 1 nolu kasanın tahsis edilmesi nedeniyle hukuki ilişkinin 4077 sayılı Kanun kapsamında kaldığı, 4077 sayılı Kanun'un 23'üncü maddesinin bu Kanun'un uygulanmasıyla ilgili her türlü ihtilafa Tüketici Mahkemelerinde bakılacağını öngördüğü, davanın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından uyuşmazlığın çözümünün Tüketici Mahkemelerinin görevine girdiği gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine, talep halinde dosyanın görevli Ankara Tüketici Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.Kararı, davalılar vekili temyiz etmiştir.Dava tarihi itibariyle uygulanması gereken 6762 sayılı TTK’nın 4. maddesi uyarınca Ticaret Kanunu'nda düzenlenmiş olan hususlardan doğan hukuk davaları, mutlak ticari dava sayılır. Ticari davalar, yine davanın açıldığı tarihte yürürlüğe girmiş bulunan HMK'nın göreve dair hükümleri nazara alındığında, anılan kanunun 5/1. maddesi uyarınca, aksine hüküm bulunmadıkça asliye hukuk veya asliye ticaret mahkemesinde görülür. Somut olayda, davacı, davalı bankaya teslim ettiği ziynet eşyası ve nakit paranın iadesini istediğine göre dava bankacılık işleminden kaynaklanmaktadır. Bu itibarla uyuşmazlığın ticari dava niteliğinde bulunmasına, bu davaya Tüketici Mahkemesi tarafından bakılacağına dair ayrıksı bir düzenleme mevcut olmamasına ve işbölümü itirazında bulunulmamış olmasına göre işbu ticari davanın asliye hukuk mahkemesinde görülmesine engel bir hal bulunmamaktadır. O halde, mahkemece davalı banka aleyhine açılan davanın esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz eden davalılara iadesine, 09/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.