Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10889 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7634 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : ANKARA 9. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2012NUMARASI : 2009/755-2012/110Taraflar arasında görülen davada Ankara 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27.03.2012 tarih ve 2009/755-2012/110 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı F.. K.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette diğer iki davalı ile birlikte ortak olduğunu, davalı şirket ortaklarının geçimsizlik nedeniyle bir araya gelemediklerini, karar alınamadığını, şirketin iş yapamaz hale geldiğini ileri sürerek, şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili talep sonucunu, şirketin feshi talebinin yerinde görülmemesi halinde, müvekkilinin şirketten çıkmasına izin verilmesi ve çıkma payının ödenmesi olarak ıslah etmiştir.Davalı F.. K.. vekili, müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, şirketin işlerinde herhangi bir aksama bulunmadığını, davacının yurt dışında yaşaması nedeniyle sorumluluk almadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, üç ortaklı davalı şirkette ortaklar arasındaki güvenin tamamen kaybolması nedeniyle davacının şirketten çıkma talebinde haklı olduğu, ancak şirketten çıkma kararı kesinleşmeden davacının çıkma payının hüküm altına alınamayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, davacının davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı F.. K.. vekili temyiz etmiştir. 1- Dava, limited şirketin feshi, olmadığı takdirde ortaklıktan çıkmaya izin istemine ilişkindir. Davanın davacının ortağı olduğu şirkete yöneltilmesi yeterli olup, diğer ortaklara husumet düşmez. Bu nedenle davalı F.. K..'ya yönelik davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, temyiz eden bu davalı yönünden de yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmesi ve adı geçen davalı aleyhine vekalet ücreti ile yargılama giderlerine hükmedilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulması gerekmiştir.2- Bozma sebep ve şekline göre, mümeyyiz davalı F.. K.. vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle kararın davalı F.. K.. yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı F.. K..'ya iadesine, 09.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.