Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1088 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 15944 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİTaraflar arasında görülen davada Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/03/2014 tarih ve 2013/185-2014/61 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili müvekkilinin 2,5 haftalık yıllık iznini yurt dışında geçirmeyi planladığını, davalı vasıtasıyla 19.07.2012 tarihinde pasaportunu Ankara’daki .... Başkonsolosluğu'na gönderdiğini, pasaportun önce davalı tarafından kaybedilip sonra bulunduğunu, ancak arada geçen süre zarfında müvekkilinin önceden planlanan ve bedeli ödenen yurt dışı tatilini gerçekleştiremediğini, bu nedenle maddi ve manevi zarara uğradığını ileri sürerek 5.483 TL maddi zarar ile 3.000 TL manevi zararın davalıdan avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının kargo içeriği ve değerini davalıya bildirmediğini, eksik ve yanlış bildirimde bulunduğundan sorumluluğun davacıya ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının yurtdışı tatilini yapmak amacıyla vize almak için pasaportunu .... Başkonsolosluğu'na gönderilmek üzere davalı kargo şirketine verdiği, davalı şirketin mutad süreyi aşarak 31 gün sonra pasaportu davacıya teslim ettiği, ancak davacının taşınacak eşyası hakkında gerekli bilgileri davalıya tam olarak vermediği, pasaport kimlik ve bu gibi kıymetli evrak niteliğindeki evrakların taşınmasında taşımaya verilen eşyanın kıymetini ve tam olarak ne olduğunu taşıyıcıya bildirmek zorunda olduğu halde bu bildirimi yapmadığından dolayı zarar ile davalının taşımayı geç yapması arasında bir illiyet bağı bulunmadığı, tüm sorumluluğun davacıda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, taşımadaki gecikme nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, 6102 sayılı TTK'nın 878. maddesindeki koşulların oluştuğundan bahisle taşıyıcının sorumluluktan kurtulduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak, TTK'nın 878/1. fıkrasında belirtilen sebeplerin dava konusu somut olayda uygulanması mümkün değildir. Bahsedilen yasanın 878/1. maddesinin a ile g bentleri arasında belirtilen haller, somut olayda sözkonusu olmadığı gibi, aynı maddenin 4. fıkrasındaki taşıyıcıyı sorumluluktan kurtaran sebepler de gerçekleşmiş değildir. Somut olayda davalının haklı bir sebeple açıklayamadığı bir şekilde gönderilen pasaport, gönderilene teslim edilmediği gibi, 36 gün sonra davacıya iade edilmiştir. Bu itibarla, olayda gecikmenin varlığı kabul edilmek suretiyle davalının sorumluluğunun değerlendirilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/02/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.