MAHKEMESİ : İSTANBUL 13. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 23/03/2015NUMARASI : 2014/1254-2014/1254 D.İŞİstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 23.03.2015 tarih ve 2014/1254-2014/1254 D.İş sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi ihtiyati haciz talep eden (alacaklı) vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:İhtiyati hacze itiraz edenler vekili, müvekkili şirketin talebi üzerine mahkemece iflas erteleme kararı verilerek şirkete kayyım atandığını, borçların ödendiğini, müvekkillerinin kefaleti altında olmayan çek karnesi taahhütnamesinde müvekkillerinin imzasının olmadığını ileri sürerek ihtiyati haciz kararının kaldırılmasını talep etmiştir. Mahkemece, ihtiyati haczin kaldırılmasını talep eden şirket hakkında İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/49 esas sayılı dosyasında açılan iflas erteleme davasında ihtiyati haciz taleplerini de kapsar şekilde 07.02.2014 tarihli tedbir kararı bulunduğu, ayrı verilen ihtiyati haciz kararının çek depo bedeli taleplerine ilişkin olduğu, ihtiyati haciz talep eden banka tarafından her bir çek için çek yasal yükümlülük tutarının ödendiğine ilişkin bilgi ve belge bulunmadığı, dolayısıyla alacağın ancak çek depo bedellerinin ödenmesi ile muaccel hale geleceği, bu anlamda talebe konu alacağın henüz muaccel olmadığı ve İİK'nın 257/2. maddesinde ki şartların da oluşmadığı gerekçesiyle itirazın kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiştir.Kararı, ihtiyati haciz talep eden banka vekili temyiz etmiştir.Her ne kadar, İstanbul Anadolu 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2014/49 Esas sayılı dosyasında, ihtiyati hacze itiraz eden şirketin açmış olduğu iflas erteleme davasında ihtiyati haciz taleplerini de kapsar şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de bu karar doğru olmadığı gibi, bu durum, bir başka mahkemece ihtiyati haciz kararı verilmesine engel değildir. Bu nedenle, ihtiyati hacze itiraz eden E.. Ş..'nin itirazı ile ihtiyati haczin kaldırılması doğru görülmemiştir. Ayrıca, aleyhine ihtiyati haciz talep edilen diğer kefiller yönünden, mahkemece henüz çek yaprak bedellerinin ödenmediği ve çekin muaccel olmadığı gerekçesiyle talebin kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasına karar verilmiş ise de ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için borcun rehinle temin edilmemiş olması ve vadesinin gelmiş olması yeterli olup, genel kredi sözleşmesi ve çek karnesi kredi taahhütnamesi hükümleri gözetildiğinde, hesap kat edilmek suretiyle borcun muacceliyet kesbettiği gözetildiğinde çek yaprağı başına ödenmesi gereken para yönünden itirazın reddi gerekirken kabulü isabetli görülmediğinden, kararın ihtiyati haciz talep eden banka lehine bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, ihtiyati haciz talep eden vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın anılan taraf yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 19.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.