MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 18/09/2014NUMARASI : 2012/214-2014/245Taraflar arasında görülen davada Bakırköy 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 18/09/2014 tarih ve 2012/214-2014/245 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait uçakla L.dan İ.'a seyahat ettiğini, el bagajının görevliler tarafından bagaj kuponu verilmeksizin elinden alındığını, varış yerinde bagajın bulunamadığını, taraflar arasında yapılan e-mail görüşmelerinde davalının kusurunu kabul ettiğini, ancak sadece azami tazminat tutarı olarak 3.182 TL'nin ödeneceğini bildirdiğini, somut olayda sorumluluk limitinin uygulanamayacağını, çantanın ve içindeki eşyaların 23.240 TL değerinde olduğunu ileri sürerek bu tutar maddi ve 3.000 TL manevi tazminatın kayıp tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, dava konusu olayda M. Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davacının ihbar yükümünü yerine getirmediğini, iddia olunan eşyaların kabine alınacak küçüklükteki bir bavula sığamayacağını, davacının eşyaların bavulda bulunduğunu ispatlaması gerektiğini, müvekkilinin sorumluluğunun sınırlı olduğunu, manevi tazminat şartlarının gerçekleşmediğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, Montreal Sözleşmesi hükümlerinin uygulanması gerektiği, özel bir beyan ve ilave bir ödeme yapılmadığı müddetçe taşıyıcının her yolcu için 1.131 SDR ile sınırlı sorumlu olduğu, davacı tarafından muhtevası belirtilen eşyaların ağırlıkları ve fotoğrafları gözetildiğinde bavula yakın bir çanta içinde olması gerektiğinin değerlendirildiği, Montreal Sözleşmesinin 22/5 maddesinde öngörülen zararın tam tazmini için taşıyıcının kusurlu olması şartının gerçekleştiğinin tespit edilemediği, bu nedenle tazminatın sınırlı bir tazminat olabileceği, bagajın kaybolduğunun davalı tarafından da kabul edildiği, sunulan delillerin belirtilen eşyaların tamamının kaybolan el bagajı içerisinde bulunduğunu ispata yeterli görülmediği, davacıya önerilen 3.182 TL miktarındaki zararın davalı tarafın kabulünde sayılması gerektiği, davacının bagaj kaybı nedeniyle kendisine önerilen 3.182 TL'den daha yüksek bir zararını ispatlayamadığı gerekçesiyle davacının manevi tazminat isteminin reddine, maddi tazminat isteminin kısmen kabulü ile 3.182 TL'nin davalıdan tahsiline, faize ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.2- Dava, hava taşıması sırasında bagajın kaybolması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. 1999 tarihli Montreal Konvansiyonunun 22/2 maddesi uyarınca, taşıyıcı, yolcu tarafından başka bir değer belirtilmediği ve gerektiğinde ek bir ödeme yapılmadığı müddetçe her bir yolcuya karşı 1131 ÖÇH'ye kadar sorumludur. Bu açıklamadan sonra somut olaya gelindiğinde; davacı, kabine aldığı el bagajının kabinde yer kalmadığı gerekçesiyle bagaj kuponu verilmeksizin elinden alındığını, varış yerinde bagajın bulunamadığını ileri sürmüş ve el bagajında bulunduğunu ileri sürdüğü eşyaların bedelini istemiştir. Dosya içeriğinden davacının el bagajı ile kabine girmesine müsaade edildiği, ardından elindeki el bagajının alınarak genel bagaj bölmesine konulduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, davacının bagaj içinde bulunduğunu ileri sürdüğü eşyaların, fiş, kredi kartı slipleri, fotoğraf ve faturalara rağmen kaybolan el bagajı içerisinde bulunduğunun kabulüne yeterli görmemiş ve davadan önce davalının ödemeyi teklif ettiği miktar nazara alınarak dava kısmen kabul edilmişse de davacı kaybolduğunu ileri sürdüğü eşyalar için kredi kartı ekstresi, fatura vb. belgeler sunmuştur. Mahkemece, kaybolan el bagajı ile aynı mahiyette olduğu ileri sürülen örnek bir bagaj duruşmada tetkik edilmiş, 8 kg. kapasiteli olduğu belirlenmiştir. Bu durumda, davacı tarafından el bagajının içinde olduğu ileri sürülen başta küpe, bilezik gibi eşyalar olmak üzere tüm eşyaların mahiyeti ve hacimlerinin teker teker değerlendirilmesi, bu değerlendirme sonucu hangilerinin kaybolan bagaja sığıp sığmayacağı belirlenip, sığabilecek olanların gerçek değerlerinin tespiti ile gerçek zararın belirlenmesi ve belirlenen tutarın üst sınır ile karşılaştırılması suretiyle bu sınırın altında ise zararın tamamına, bunun üstünde ise üst sınıra kadar tazminata hükmetmek, ayrıca bu üst sınırın belirlenmesinde de karar tarihindeki SDR kuru üzerinden hesaplama yapılması gerektiği halde yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın taraflar yararına BOZULMASINA, ödedikleri temyiz peşin harcın istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 19/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.