MAHKEMESİ : BURSA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 10/12/2014NUMARASI : 2014/96-2014/528Taraflar arasında görülen davada Bursa 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 10/12/2014 tarih ve 2014/96-2014/528 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete başkan yardımcısı olarak seçilip 2007 yılının Mayıs ayından 2008 yılı Haziran ayı başına kadar bu görevi ifa ettiğini, ancak her ay ödenmesi gereken 750,00 TL ücretin ödenmediğini, bu bedelin ödeneceğinin yönetim kurulu tarafından belirlendiğini, belirlenen bu paranın muaccel olmasına rağmen davalı tarafından ödenmemesi sebebiyle icra takibi başlattıklarını, ancak davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya göre, davalı şirketin 16 Haziran 2007 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı kararı gereğince başkan vekiline aylık 750,00 TL huzur hakkı verilmesine karar verildiği, davalı şirkette toplam bir yıl başkan vekili olarak görev yapan davacının hak kazandığı huzur hakkı bedelinin icra takip tarihi itibariyle 9.000,00 TL asıl alacak ve 2.735,00 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.735,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile belirtilen miktar üzerinden itirazın iptaline, davalının itirazında kısmen haklı olmasına göre icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.2- Dava, 6762 sayılı TTK'nın 333'ncü maddesi uyarınca huzur hakkından kaynaklandığı iddia olunan alacağın tahsili için girişilen takibe yapılan itirazın iptali davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve icra inkar tazminatının reddine dair verilen karar Dairemizce, genel kurulca karara bağlanan ücret alacağının önceden bilinebilir, belirlenebilir ve likit bir alacak olduğundan davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, bu istemin reddinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. Ancak mahkemece, bozma ilamına uyulmasına rağmen bozmanın gereği tam olarak yerine getirilmemiş, bozma sonrası verilen kararda da icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir. Bu durum karşısında, bozma ilamında da belirtildiği üzere, genel kurulca karara bağlanan ücret alacağının önceden bilinebilir, belirlenebilir ve likit bir alacak olduğundan, karar verilen asıl alacak üzerinden icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, aşağıda yazılı bakiye 601,25 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıya alınmasına, 19/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.