Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10626 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13673 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İSTANBUL ANADOLU 4. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 27/03/2014NUMARASI : 2012/481-2014/86Taraflar arasında görülen davada İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 27/03/2014 tarih ve 2012/481-2014/86 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 13/10/2015 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. F. D. B. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, davalı şirketin genel kurullarında dağıtılmasına karar verilmesine rağmen 2006, 2007, 2008 yıllarına ilişkin kar paylarının dağıtılmadığını ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 30.000 TL kâr paylarının davalı şirketin genel kurullarının yapıldığı tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte ödenmesini talep ve dava etmiş; yargılama sırasında talebini 127.420,94 TL'ye yükseltmiştir.Davalı vekili, davalı şirketin 2009 yılına ait genel kurul toplantısında, önceki yıllarda alınan kâr dağıtım kararlarının kaldırıldığını, genel kurulda hazır bulunan davacının bu konuda kabul oyu kullandığını, bunun da kar payı alacağından feragat anlamına geldiğini, davacının taleplerinin kötüniyetli ve haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalı şirketin 22/04/2010 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında 2008 ve önceki yıllara ait kârların dağıtılmamasına ilişkin verilen kararın %100 nisap sağlanarak oy birliğiyle alındığı, davacının genel kurula asaleten katılıp alınan kararda olumlu oy kullandığı, Nisan 2012 yılına kadar davacının davalı şirketin hissedarı, yönetim kurulu üyesi, genel müdürü ve imza yetkilisi olduğu, dava açılana kadar kâr payı alacağı talep etmediği ve genel kurul kararının iptali için de yasal yollara başvurmadığı, bu suretle davacının kâr payı dağıtılmamasına muvafakat ettiği, bu nedenle de kâr payı dağıtılmasını talep edemeyeceği gerekçesiyle; davanın reddine karar verilmiştir.Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön olmamasına göre davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2- Davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; dava dilekçesinde, davalı şirketin genel kurullarında dağıtılmasına karar verildiği halde 2006, 2007, 2008 yıllarına ilişkin kâr paylarının dağıtılmadığı belirtilerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 30.000,00 TL'nin faizi ile birlikte ödenmesi talep edilmiş; yargılama sırasında davacı vekili talebini toplam 127.420,94 TL'ye yükseltmiş, 09/10/2013 tarihinde tamamlama harcını yatırmıştır. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, davalı vekili için 3.600,00 TL vekalet ücreti takdir edilmiştir. Davalı vekille temsil edildiğinden davalı yararına takdir edilecek vekalet ücretinin yargılama sırasında harcı da yatırılmak suretiyle arttırılan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanması gerekirken, dava dilekçesinde gösterilen 30.000,00 TL üzerinden hesaplanması doğru olmamış, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, kararın davalı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte yazılı nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 15/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.