Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10484 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 9738 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : SORGUN 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 24/12/2014NUMARASI : 2014/219-2014/985Taraflar arasında görülen davada Sorgun 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 24.12.2014 tarih ve 2014/219-2014/985 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin 06/06/2012 tarihinde bir taşınmaz satın aldığını, taşınmaz üzerinde davalı Banka lehine dava dışı Ö. Ltd. Şti.'nin borcundan dolayı 180.000,00 TL bedelli 1. sıra ipotek mevcut olduğunu, taşınmazın bedelini dava dışı D. A.Ş.'den çektiği kredi ile ödediğini, davalı Bankanın, dava dışı D. A.Ş.'ye hitaben göndermiş olduğu ve müvekkili lehine olan taahhütname içeriğinde, Ö.Ltd. Şti. ile davalı Banka arasında imzalanan kredi sözleşmesi nedeni ile dava konusu taşınmaza davalı Banka lehine ipotek konulduğu, içeriğe göre kalan borç miktarının 48.000,00 TL olduğu ve 08.06.2012 tarihine kadar ödenmesi durumunda, kayıtsız şartsız olarak tescil edilen ipoteğin fekkedileceğinin bildirildiğini, bu taahhüt sonrasında müvekkilinin D. A.Ş.'den 97.500,00 TL kredi kullandığı ve bu krediden 87.000,00 TL'nin 12.06.2012 tarihinde Ö.Ltd. Şti.'ye gönderildiği, davalı Banka tarafından bir takım kesintiler yapıldığı ancak taahhütname gereğince ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkini talep etmiştir.Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının lehine ikinci derecede ipotek tesis eden D. aracılığı ile söz konusu taahhütnamede yer alan bedelden fazlasının borçlu Ö. Ltd. Şti. hesabına yatırıldığı, davalı Bankanın sözleşme kapsamında bir kısım kesintileri yaparak kalan bakiye miktar konusunda tasarrufta bulunmadığı, davacı ve dava dışı D.'ın tüm yükümlülüklerini yerine getirdiği, davalı Bankanın ise edimini yerine getirmediği gerekçesi ile davanın kabulü ile ipoteğin fekkine karar verilmiştir.Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, davalı Banka tarafından verilen taahhütnameye istinaden davacının satın aldığı gayrimenkul üzerinde Banka lehine tesis edilen ipoteğin fekki istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir.Somut olayda davaya konu gayrimenkul dava dışı E. B.'e ait iken dava dışı Ö. Ltd. Şti.'nin kredi borcunun teminatı olarak davalı Banka yararına 1. dereceden ipotek tesis edilmiş, ipotek tesisinden sonra gayrimenkul E.B.tarafından davacı M.. B..'e devredilmiştir. Bu aşamada davacının dava dışı D.k A.Ş.'den kullanacağı kredi nedeniyle anılan Banka tarafından aynı gayrimenkul üzerine 1. dereceden ipotek tesisi talep edilmiş, bunun üzerine Ö. Ltd. Şti.'nin davalı Banka'ya olan borcunun ödenmesi halinde ipoteğin fekkedileceğine ilişkin davalı Banka tarafından dava dışı D.A.Ş.'ye hitaben taahhütname düzenlenmiş ve bu taahhütnamede "borç miktarı olan 48.000,00 TL'nin Banka'ya ödenmesi" koşuluyla ipoteğin kaldırılması taahhüt edilmiştir. Davacı, D. A.Ş.'den kredi kullanmış, bu kredinin 85.000,00 TL'si dava dışı Ö. Ltd. Şti.'nin davalı Banka nezdinde bulunan hesabına gönderilmiştir. Davacı, dava dışı şirket hesabına gönderilen bu meblağ nedeni ile davalı Banka'ya olan şirket borcunun ödendiğini ve ipoteğin fekki gerektiğini iddia etmekte ise de ödeme, taahhütnamede öngörülen tarihe kadar yapılmadığı gibi davalı Banka'ya da yapılmamıştır. Şirket hesabına yatırılan paranın büyük bir kısmı hesap sahibi şirket tarafından çeşitli şekillerde çekilmiş, bir kısmı da davalı Banka tarafından şirketin gecikmiş başkaca kredi borçlarına mahsup edilmiştir. Bir an için, şirket hesabına gönderilen havalenin D.A.Ş.'den gelmesi sebebiyle davalı Banka'nın kötüniyetli olduğu kabul edilse dahi, hesaba yatan paradan şirket tarafından kullanılan ve banka tarafından gecikmiş kredilere mahsup edilen tutarlar sonrasında kalan bakiye kısım da taahhütnamede ödenmesi gerektiği belirtilen borç miktarını karşılamamaktadır.Açıklanan gerekçelerle, davanın reddine karar vermek gerekirken, kabulü cihetine gidilmesi doğru görülmemiş, hükmün temyiz eden davalı Banka yararına bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davalı Banka'nın temyiz itirazının kabulü ile hükmün temyiz eden davalı Banka yararına BOZULMASINA, 14.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.