Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10405 - Karar Yıl 2007 / Esas No : 8112 - Esas Yıl 2006





Taraflar arasında görülen davada (Ankara Yedinci Asliye Ticaret Mahkemesi)'nce verilen 02.03.2006 tarih ve 2005/369-2006/103 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkillerinin dava dışı N... Market Mağazacılık A.Ş.'nin ortağı iken hisselerini 30.04.2000 tarihinde davalılara devir ettiklerini, ancak devir alanların şirket nezdinde gerekli devir işlemlerini yaptırmadıklarını öğrendiklerini, bu durumun müvekkillerinin kişisel hak ve menfaatlerini zedeleyeceğini ileri sürerek, N... Market Mağazacılık A.Ş.'nin ortaklarının hisse devir sözleşmesi gereğince davalılar olduğunun ve müvekkillerinin ortaklık sıfatının kalmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili, pay devrinin TTK'nın 416-419. maddelerine uygun yapılmadığından geçersiz olduğunu savunarak, davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, şirketin hisse senetlerinin tümünün nama yazılı olduğu ve TTK'nın 416 ve 417. maddelerine uygun devrin yapılmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Davacılar, diğer davalılara şirketteki hisselerini devrettiklerini savunarak, adi yazılı sözleşme ibraz etmiştir. Taraflar arasında akdedilen hisse devir sözleşmesinin 8. maddesinde (Satıcılar satmayı taahhüt ettikleri hisselerinin resmi devrini 30.04.2000 tarihinde yapacaklardır.) hükmüne yer verilmiştir. Davalılar, bu maddede yer alan hisselerin devir ve ferağ sözleşmesinin düzenlenmediğini savunmuş, davacı da böyle bir sözleşmeyi ibraz etmemiştir. Mahkemece, şirketin hisselerinin nama yazılı olduğu, ancak hisse devrinin TTK'nın 416. ve 417. madde şartlarına uygun yapılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak hüküm, yeterli araştırma ve incelemeye dayanmamaktadır. Zira, davalı şirketin anasözleşmesinde payların nama yazılı olduğu hükme bağlanmış ise de, şirket paylarının henüz senede bağlanıp bağlanmadığı, bunlara ilişkin ilmühaberin çıkarılıp çıkarılmadığı araştırılmamıştır. TTK'nın 416. ve 417. maddeleri hükmü uyarınca, nama yazılı pay senetlerin devri için, bir temlik beyanı veya senedin arkasında tam bir cironun yapılması, ayrıca senet üzerindeki zilyetliğin devir ve teslimi gerekir. Bu koşulların yerine getirilmemesi halinde yapılan devir işlemi geçersizdir. Fakat, anonim ortaklığın çıplak paylarının devri biçime bağlı olmayıp, alacağın temliki suretiyle de mümkündür. Ayrıca pay devri, ortaklığa karşı ancak pay defterine kayıtla hüküm ifade eder. O halde, öncelikle mahkemece, şirket tarafından nama yazılı pay senetleri çıkarılıp çıkarılmadığı, çıkarılmış ise, devrin TTK'nın 416 ve devamı maddeleri ile anasözleşmeye uygun bulunup bulunmadığı, çıkarılmamış ise, dosyada bulunan sözleşmenin alacağın temliki hükmünde olup olmadığı şirket ticaret sicil dosyası, defter ve kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptı- rılmadan nama yazılı pay senetlerinin çıkarılmış olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir. Sonuç: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacılar yararına (BOZULMASINA), ödediği temyiz peşin harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 09.07.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.