MAHKEMESİ : İSTANBUL 33. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİTARİHİ : 24/09/2013NUMARASI : 2011/300-2013/214Taraflar arasında görülen davada İstanbul 33. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 24/09/2013 tarih ve 2011/300-2013/214 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı T.. T.. vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, müvekkilinin, dava dışı B.. Kimya San. ve Tic. A.Ş'nin davalı bankadan kullandığı krediye karşılık olarak 360.000 USD ve 1.000.000 USD mevduat rehni verdiğini, her iki kredinin de borçlu tarafından ödenip kredi hesabının kapatılmasına rağmen müvekkili hesabı üzerindeki rehnin kaldırılmadığını, gönderilen ihtarnameye cevap verilmediğini, ancak müvekkilinin kredi verdiği şirketin bir başka kredi borçlusuna kefil olduğu, bu kefaletin teminatı olarak da rehnin devam ettiğinin davalı yanca şifahen bildirildiğini, sadece ödenmiş bulunan iki kredi sözleşmesine rehin veren müvekkilinin böyle bir sorumluluğunun bulunmadığını, sözleşmede başka bir krediye rehin verildiğinin belirtilmediğini ileri sürerek müvekkilinin davalı bankada bulunan mevduatı üzerinde devam eden rehnin kaldırılmasını ve mevduattaki paranın müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, 18.10.2010 tarihli ıslah dilekçesi ile 90.000 USD'nin davalı tarafından ödendiğini belirterek bakiye 270.000 USD'nin TL karşılığı olan 426.600 TL'nin ihtar tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, B.. Kimya San. ve Tic. A.Ş'ne kullandırılan kredilerin tahsil ve tasfiye edildiğini, ancak davacının mevduat rehninin sadece anılan bu krediler için değil B.. Kimya San ve Tic. A.Ş'nin asaleten veya kefaleten bankaya olan tüm borcunun teminatı için verildiğini, bu hususun rehin sözleşmelerinde açıkça ifade edildiğini, anılan şirketin müvekkiline kredi borçlusu B.. Boya San ve Tic. A.Ş'nin müteselsil kefili olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, her ne kadar davalı banka vekilince davacının blokeli hesabından alınarak dava dışı B.. Boya A.Ş'nin borçlarına mahsuben aktarılan bedellerin davacının mevduat rehni sözleşmesi kapsamında dava dışı B.. Kimya A.Ş'nin kullandığı ya da kullanacağı tüm krediler, kefil, müşterek borçlu müteselsil kefil vs. sıfatıyla imzaladığı tüm sözleşmelerin teminatı niteliğinde tahsil edilen tutarlara ilişkin olduğu savunulmuşsa da; dava dışı B.. Boya A.Ş. hesaplarına aktarılan bedellerin bu şirket borçlarından dolayı hangi sözleşme, hangi alacak ve ne miktar borca karşılık aktarıldığı hususunun dayanak belgeler ve hesap ekstreleri ile ispatlanamadığı, verilen kesin süreye rağmen davalı bankaca delillendirilmediği, davacının hesaplarından yapılan 270.000 USD tutarındaki bloke ve aktarmanın yerinde bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile 270.000 USD karşılığı 426.600 TL'nin 20.04.2010 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalı Vakıflar Bankası Genel Müdürlüğü'nden tahsiline, tüzel kişiliği bulunmayan T. V.. Bankası A.Ş. E.. Şube Müdürlüğü yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı T.. T.. vekili temyiz etmiştir.1- Dava, taraflar arasında imzalanan mevduat rehni sözleşmesinde belirtilmemesine rağmen dava dışı B.. Boya San. ve Tic. A.Ş'nin kredi borcunun da sözleşmeye dahil edilerek haksız yere davacının rehinli hesabındaki mevduatın bu şirketin kredi borcunun kapatılmasında kullanıldığı iddiasına dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece, davacı hesabından dava dışı B.. Boya San. ve Tic. A.Ş. hesaplarına aktarılan bedellerin hangi sözleşme, hangi alacak ve ne miktar borca karşılık geldiği hususunun dayanak belgeler ve hesap ekstreleri ile ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmişse de, davalı banka vekili mahkemeye sunduğu tarihsiz dilekçesinde üzerinde mevduat rehin blokesi bulunan davacının vadeli USD hesabından 249.256,63 TL'nin alınarak B.. Boya San ve Tic. A.Ş'nin kredi hesabının kapatıldığını bildirdiği gibi, davalı Banka tarafından ibraz edilen hesap ekstrelerinde B.. Boya San. ve Tic. A.Ş. kredilerinin tahsil ve tasfiye edilmesi için B.. Kimya A.Ş'nin teminatında bulunan davacıya ait 249.256,63 USD nakit blokajın hesaba aktarıldığı belirtilmiştir. Esasen davacının rehinli mevduat hesabındaki paranın B.. Boya San. ve Tic. A.Ş'nin kredi borcuna mahsup edildiği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Bu itibarla, yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.2- Kabule göre de, davalı banka vekili davacının rehinli USD mevduat hesabından 249.256,63 TL'nin alındığını bildirdiği, sunulan ekstrelerde de USD hesabından 249.256,63 USD'nin dava dışı B... Boya San. ve Tic. A.Ş'nin aktarıldığı gösterildiği halde nasıl bulunduğu anlaşılamayan 270.000,00 USD karşılığı 426.600,00 TL'nin davalıdan tahsiline karar verilmesi de doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı T.. T.. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz eden davalı T.. T..'ya iadesine, 02/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.