Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 10304 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3581 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ : MALATYA 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİTARİHİ : 18/07/2013NUMARASI : 2012/338-2013/415Taraflar arasında görülen davada Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 18/07/2013 tarih ve 2012/338-2013/415 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:Davacı vekili, dava dışı sigortalısına ait emtianın, İstanbul ilinden Elazığ iline davalıya ait kamyon ile taşınmaktayken, kamyon tekerinin alev alması nedeniyle tümüyle zarar gördüğünü, kullanılamaz hale geldiğini, tazminatın dava dışı sigortalıya ödendiğini ve yasal halef olunduğunu, davalının oluşan zarardan sorumlu bulunduğunu ileri sürerek 30.827,78 TL'nin ödeme tarihi olan 06.10.2011 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın zamanaşımına uğradığını, müvekkilinin bir kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca kendisine ait kamyon ile ticari taşıma işi yapan davalının, sigorta şirketince sigortalanmış emtiayı naklederken, aracın sol arka tekerleğinde meydana gelen yangın neticesinde araçta bulunan emtianın tamamen zayi olduğu, yangının patlak lastiğin sürtünmesine bağlı aşırı ısınma veya fren balatalarının aşırı ısınması gibi nedenlerden çıkmış olabileceği, lastiklerin gerekli bakımının yapılmaması hususunda davalının kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Dava sigorta rücu talebine ilişkin olup mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiş ancak zarar miktarı bakımından her hangi bir araştırma yapılmamıştır. 6102 sayılı TTK'nın 880. madde hükmü uyarınca, ziyadan doğan tazminat; ancak, taşıma senedine geçirilen değere, taşıma senedinde değer gösterilmemiş ve fakat taşıyıcıya bildirilip onun tarafından kabul edilmiş bir değer mevcut ise ona, böyle bir değer bulunmadığı takdirde aynı cins ve vasıftaki eşyanın gönderilene teslim edileceği yerdeki değerine göre tayin olunur. Oysa mahkemece zarar hesabında, düzenlenen fatura bedelleri ve davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına yaptığı ödemenin esas alındığı anlaşılmaktadır. Bu durumda mahkemece, zayi olan emtianın niteliği de dikkate alınarak uzman bir bilirkişi aracılığıyla emtianın gönderilene teslim edileceği yerdeki değeri araştırılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi doğru olmamış, davalı vekilinin bu yöndeki temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 02/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.