Yüksek Adalet Bakanlığı'nın, karşılıksız çek keşide etme suçundan hükümlü ... hakkındaki mahkûmiyet hükmünün uyarlaması sonunda Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nce 20.02.2012 tarihinde 2009/1011 esas ve 2010/100 karar sayı ile verilen kararın kanun yararına bozulmasına yönelik talebi nedeniyle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 16.08.2012 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı. Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:Hükümlü ... hakkında; a) Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nce 22.02.2010 tarihinde 2009/1011 esas ve 2010/100 karar sayı ile 3167 sayılı Kanun'un 16/1. maddesi gereğince dört kez 15.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanunun 16/3. maddesi uyarınca 1 yıl süre ile çek hesabı açtırmasının yasaklanmasına hükmolunduğu,b) İnfaz aşamasında, 03.02.2012 tarih ve 28193 (Mükerrer) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6273 sayılı "Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"la 5941 sayılı Kanun'da yapılan değişiklikler nedeniyle, lehe olan hükümlerin uygulanması için yapılan uyarlama sonunda, Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nce 20.02.2012 tarihinde aynı esas ve karar sayılı ek karar ile 22.02.2010 tarihinde 2009/1011 esas ve 2010/100 karar sayı ile verilen hükmünün iptaline, 5941 sayılı Kanun'un 5. maddesinde 6273 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile yapılan değişiklikle eylem suç olmaktan çıkarılıp, çek hesabı sahibi gerçek veya tüzel kişi hakkında idari yaptırıma dönüştürülmüş ise de, iptal edilen kararla verilen çek hesabı açma yasağının kararın kesinleşme ve yasağın merkez bankasına bildirim tarihine göre infaz edilmiş olması nedeniyle bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verildiğiAnlaşılmıştır. Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «03/02/2012 tarihli ve 28193 (mükerrer) sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 3. maddesi ile değişik 5941 sayılı Çek Kanunu'nun 5/1. maddesi gereğince verilecek çek düzenleme ve çek hesabı açma yasağı kararının, aynı Kanun'un 6/1. maddesi gereğince, karşılıksız kalan çek bedelinin, çekin üzerinde yazılı bulunan düzenleme tarihine göre kanunî ibraz tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Kanuna göre ticarî işlerde temerrüt faiz oranı üzerinden hesaplanacak faizi ile birlikte tamamen ödenmesi hâlinde, Cumhuriyet savcısı tarafından kaldırılabileceği nazara alınmadan, "iptal edilen kararla verilen çek hesabı açma yasağının kararın kesinleşme ve yasağın merkez bankasına bildirim tarihine göre infaz edilmiş olması nedeniyle bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına" şeklinde yasaya aykırı hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.» denilerek, Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 20.02.2012 tarihli kararının bozulması istenmiştir. Dosya kapsamına göre, yokluğunda verilen kanun yararına bozma isteğine konu olan Denizli 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 20.02.2012 tarihli kararının katılan vekiline tebliğ edilmediği, dosyadaki 05.03.2012 tarihli tebligatın aynı Mahkemenin 03.02.2012 tarihli infazın durdurulması kararına ilişkin olduğu, bu durumda 20.02.2012 tarihli kararın katılan vekiline tebliğ edilmemesi nedeniyle kesinleşmediği anlaşıldığından; 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin (1). fıkrası uyarınca, ancak temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar ya da hükümler hakkında kanun yararına bozma yoluna başvurulabilmesi karşısında, yerinde görülmeyen kanun yararına bozma isteğinin bu aşamada REDDİNE, dosyanın Mahkemesine iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine, 08.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.