Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 39 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4676 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 10 - 2013/251191Mahkeme : BURSA 3. Ağır Ceza MahkemesiKarar Tarihi- Numarası : 22/05/2013 - 2013/175 esas ve 2013/243 karar Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Bursa 7. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 22.11.2012 tarihli dört görevlinin “gizli soruşturmacı” olarak görevlendirilmesi kararı ile Bursa 6. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 30.01.2013 tarihli üç görevlinin “gizli soruşturmacı” olarak görevlendirilmesi kararı uyarınca 26.01.2013 tarihinde gizli soruşturmacının 20 TL karşılığında sanıktan 1,6 gram esrar aldığı, aynı gizli soruşturmacıların sanıktan, 26.01.2013 tarihinde 20 TL karşılığında 1,5 gram esrar, 30.01.2013 tarihinde 10 TL karşılığında 1 gram esrar, 09.02.2013 tarihinde 10 TL karşılığında 1,8 gram esrar, 12.02.2013 tarihinde 10 TL karşılığında 0,7 gram esrar aldıkları, kolluk görevlilerinin gerçek iradelerinin uyuşturucu madde satın alma değil, suç delilini elde etme olduğundan, somut olayda “uyuşturucu madde satma”nın gerçekleşmediği; böylece sanığın hareketlerinin bütünüyle “uyuşturucu maddeyi satışa arzetme” suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanığın iki kez uyuşturucu madde sattığı kabul edilerek hakkında zincirleme suçla ilgili TCK'nın 43. maddesinin uygulanması, 2- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi ve hükmün iptal edilen yoksunlukları da kapsaması nedeniyle, sözü edilen maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 12.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.