Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 33221 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 2682 - Esas Yıl 2015





Tebliğname No : KYB - 2015/99916Adalet Bakanlığı'nın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan hükümlü F.. G.. hakkında KARŞIYAKA 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 02/07/2014 tarihinde 2013/35 esas ve 2013/414 karar sayı ile verilen sanığın beraatine ilişkin ek kararın kanun yararına bozulmasına yönelik talebi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca 26/03/2015 tarihli ihbar yazısı ekinde dosyanın Dairemize gönderildiği anlaşıldı.Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:İncelenen dosyadan;a) Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan sanık F.. hakkında, Karşıyaka 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 19/03/2010 tarihinde ve 2009/554 esas ve 2010/289 karar sayı ile tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verildiği, bu kararın infazı sırasında sanığın kan tahlilinde uyuşturucu madde bulunması üzerine "uyuşturucu madde kullanma" suçunu işlediği gerekçesiyle Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulduğu ve Karşıyaka 4. Sulh Ceza Mahkemesi'ne 2013/35 esas sayılı dava açıldığı,b) Karşıyaka 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 09/05/2013 tarihinde 2013/35 esas ve 2013/414 karar sayı ile F.. G..'ün 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesinin 1. fıkrası ile 62. maddesi uyarınca 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, ayrıca aynı Kanun'un 191. maddesinin 2. fıkrası gereğince tedaviye ve denetimli serbetlik tedbirine tabi tutulmasına hükmolunduğu ve hükmün kesinleştiği, c) İnfaz aşamasında, Karşıyaka Denetimli Serbestlik Müdürlüğü'nce hükümlünün tedbire uymadığının bildirilmesi üzerine, Mahkemesince 04/03/2014 tarihinde 2013/35 esas ve 2013/414 karar sayı ile 09/05/2013 tarihli hükmün aynen infazına karar verildiği, 01/07/2014 tarihinde Cumhuriyet savcılığınca yapılan başvuruda, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değişik TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası uyarınca erteleme süresi içerisinde işlenen uyuşturucu madde kullanma fiilinin ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılamayacağı, eylemin suç olmaktan çıkarıldığı belirtilerek uyarlama yapılarak adı geçenin beraatine karar verilmesinin talep edildiği,d) Karşıyaka 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nce 02/07/2014 tarihinde 2013/35 esas ve 2013/414 ek karar sayı ile "6545 sayılı Kanun ile getirilen düzenleme, hakkında tedavi ve denetimli serbestlik kararı verilen kişilerin, bu kararın yerine getirilmesi sırasında yeniden uyuşturucu kullandığından bahisle dava açılan ve ceza alan hükümlüler bakımından lehe kanun durumundadır. Zira bu durumdaki kişiler, söz konusu eylemi 28/06/2014 tarihinden sonra işlediklerinde, haklarında soruşturma ve kovuşturma yapılamayacaktır." şeklindeki gerekçeyle sanığın beraatine karar verildiği,Anlaşılmıştır.Kanun yararına bozma talebi ve ihbar yazısında, «6545 sayılı Kanunla yeniden düzenlenen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 191. maddesi ile kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alma, kabul etme veya bulundurma ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanma eyleminin suç olmaktan çıkarılmadığı, tam tersine 1. fıkraya göre, 1 yıldan 2 yıla kadar hapis olan müeyyidenin, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası olarak artırıldığı, ancak anılan maddenin 2 ve devamı maddelerinde soruşturma aşamasında olan dosyalar içinkamu davasının açılmasının ertelenmesi müessesesinin getirildiği, aynı maddenin 5. fıkrasına göre de aynı suçun erteleme süresi içerisinde yeniden işlenmesi halinde ayrı bir soruşturma ve kovuşturma yapılamayacağının hüküm altına alındığı anılan maddenin 9. fıkrasında ise," Bu maddede aksine düzenleme bulunmayan hallerde, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun kamu davasının açılmasının ertelenmesine ilişkin 171. maddesi veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 231. maddesi hükümleri uygulanır", şeklinde düzenlemeye yer verilmiş olduğu nazara alındığında, somut olayda sanık hakkında deneme süresi içinde uyuşturucu madde kullanması nedeniyle yükümlülüğünü ihlal ettiğinden dolayı tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri kaldırılarak hapis cezasına hükmolunduğu, deneme süresi içerisinde uyuşturucu madde kullanmasından dolayı açılmış ayrı bir dava olmadığı, aynı eylemden dolayı yapılan yargılamanın devamı niteliğinde olduğu, bu durumda eylemin suç olmaktan çıkarılmasından bahsedilemeyeceği, ancak 6545 sayılı Kanun ile değişik 191/9. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanabileceği, infaz aşamasında verilen uyarlama kararlarında kazanılmış hak olmayacağı kuralı da göz önüne alındığında, hakkında verilen hüküm kesinleşerek infaz aşamasında olan sanığın beraatine karar verilemeyeceği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında, isabet görülmemiştir.'' denilerek, Karşıyaka 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 02/07/2014 tarihli ek kararının bozulması istenmiştir.Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan Karşıyaka 3. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 19/03/2010 tarih ve 2009/554 esas 2010/289 karar sayılı kararı ile verilen denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında sanığın ikinci kez aynı suçu işlediğinin anlaşılması karşısında; 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca davanın düşmesine karar verilmesi gerekirken, sanığın beraatine karar verilmesi yasaya aykırıdır.Kanun yararına bozma isteği, bu nedenle yerinde görüldüğünden; Karşıyaka 4. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 02/07/2014 tarihli 2013/35 esas ve 2013/414 karar sayılı ek kararının 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası gereğince kanun yararına BOZULMASINA; aynı Kanun’un 309. maddesinin 4. fıkrasının (d) bendinin verdiği yetkiye dayanılarak; sanık hakkında açılan kamu davasının aynı Kanun'un 223.maddesinin 8. fıkrası uyarınca DÜŞMESİNE, hükmolunan cezanın kaldırılmasına, dosyanın adı geçen Mahkemeye iletilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmesine, 08/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.