Tebliğname No : 10 - 2008/190522Mahkeme : İSTANBUL 12. Ağır Ceza Mahkemesi (CMK. 250. maddesi ile görevli)Karar Tarihi- Numarası : 05/03/2008 – 2007/370 esas ve 2008/15 karar Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Dosya incelendi.GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, kesinleşen hükme, dosyadaki delillere göre hükümlünün yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinde düzenlenen “Suç işlemek için örgüt kurma” suçunun işlendiğinin ve örgütün varlığının kabul edilebilmesi için; üye sayısının en az üç kişi olması, üyeler arasında soyut bir birleşme değil gevşek de olsa hiyerarşik bir ilişkinin bulunması, suç işlenmese bile suç işlemek amacı etrafında fiili bir birleşmenin olması, niteliği itibariyle devamlılık göstermesi gereklidir. Örgütün yapısı, sahip bulunduğu üye sayısı ile araç ve gereç bakımından, amaçlanan suçları işlemeye elverişli olması da aranmalıdır. Örgüt yapılanmasında işlenmesi amaçlanan suçların konu ve mağdur itibariyle somutlaştırılması mümkün, ancak zorunlu değildir. Soyut olarak sanık sayısının üç kişiden fazla olması örgütün varlığının kabulü için yeterli olmayıp bu durumda iştirak ilişkisinden söz edilebilir.Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgütün faaliyeti çerçevesinde suç işleyen kişi, hem işlediği suçtan hem de örgüte üye olmak suçundan ayrı ayrı cezalandırılır.Somut olaya bakıldığında; örgüt oluşturmak için sanıkların sayısı yeterli ise de; suç işleme iradelerinde devamlılık ve aralarında hiyerarşik ilişki saptanamamıştır.Açıklanan durum karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 220. maddesinin ve buna bağlı olarak aynı Kanunun 188/5. maddesinin uygulanmasının koşullarının bulunmadığı gözetilmeden;a) Örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan dolayı sanığın cezasının TCK’nın 188. maddesinin 5. fıkrası uyarınca artırılması,b) Adli para cezasının; 5083 sayılı Kanun’un 1. maddesi ile hükümden sonra 01.01.2009 tarihinde yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu'nun 04.04.2007 tarih ve 2007/11963 sayılı kararının 1. maddesi uyarınca Türk Lirası (TL) olarak belirlenmesinde zorunluluk bulunması,c) 5237 sayılı TCK’nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun’un geçici 1. maddesi hükmü gereğince, sanık hakkında 2918 sayılı Yasa’nın 119. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmaması,2- Kabule göre; atılı suçun 5237 sayılı TCK'nın hükümlerine göre bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlendiğinin kabulü halinde sanık hakkında ayrıca 5237 sayılı TCK'nın 220. maddesi ile de uygulama yapılarak sonuç cezaların karşılaştırılması ve buna göre lehe yasanın belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, hükümlünün temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 16.09.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.