Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 175 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3516 - Esas Yıl 2015





Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Suç Tarihi : 23.10.2014 Hüküm : Mahkûmiyet Temyiz Edenler : Sanıkların müdafileri ile sanıklar M...ve H...İ...Temyiz incelemesi, müdafiinin isteği üzerine sanık A...hakkında duruşmalı, duruşma sırasında hazır bulunan müdafiinin talebi üzerine sanık H...İ.. hakkında ise resen duruşmalı, diğer sanık hakkında ise duruşmasız olarak yapıldı. Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :A) Sanık A.. B.. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:Kendisinde herhangi bir uyuşturucu madde ele geçmeyen sanığın savunmasının aksine, ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeler ile ilgisi bulunduğuna veya diğer sanıkların suçlarına iştirak ettiğine ilişkin, mahkûmiyetine yeterli ve kesin delil bulunmadığı gözetilmeden, sanık hakkında beraat yerine mahkûmiyet hükmü kurulması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları ile duruşmadaki sözlü savunması bu nedenle yerinde olduğundan hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sanığın SALIVERİLMESİNE, başka suçtan hükümlü ya da tutuklu bulunmadığı takdirde serbest bırakılmasının sağlanması için ilgili Cumhuriyet Başsavcılıklarına yazı yazılmasına,B) Sanık H.. Ç.. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak; 1- CMK'nın 232. maddesinin 6. fıkrası gereğince, TCK'nın 62. maddesi uygulanırken kanun maddesinin gösterilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması, 2- Sanık H...İ...in, diğer sanık M...ın üzerinde ve bulunduğu araçta ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeleri sanık M... ile birlikte satın aldıklarını ve Ş...'dan S...'a birlikte getirdiklerini söyleyerek, sanık M...ın sözlü beyanı dışında aleyhinde delil bulunmadığı aşamada aynı doğrultuda beyanda bulunmak suretiyle kendi suçunun ortaya çıkmasına hizmet ettiği anlaşılmakla, sanık hakkında etkin pişmanlık ile ilgili TCK'nın 192. maddesi 3. fıkrasının uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,3- Sanık A...hakkındaki bozma nedenine göre, koşulları ortadan kalktığından sanık hakkında TCK‘nın 188. maddesinin 5. fıkrasının uygulanmamasında gereklilik bulunması, 4- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları ile sanık müdafiinin duruşmadaki savunması bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tutuklama koşullarında değişiklik olmaması ve tutuklu kaldığı süreye göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine,C) Sanık M.. K.. hakkında uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün incelenmesi:Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilenler dışında yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer itirazların reddine, ancak;1- CMK'nın 232. maddesinin 6. fıkrası gereğince, TCK'nın 62. maddesi uygulanırken kanun maddesinin gösterilmesi gerektiğinin dikkate alınmaması,2- Sanık A.. hakkındaki bozma nedenine göre, koşulları ortadan kalktığından sanık hakkında TCK‘nın 188. maddesinin 5. fıkrasının uygulanmamasında gereklilik bulunması,3- Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı kararı ile, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı hükümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin uygulanması açısından, sanığın durumunun yeniden belirlenmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, tutuklama koşullarında değişiklik olmaması ve tutuklu kaldığı süreye göre sanık hakkındaki salıverilme isteğinin reddine,21.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.