Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12924 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17150 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 10 - 2011/266661Mahkeme : KASTAMONU Sulh Ceza MahkemesiHüküm Tarihi- Numarası: 24.03.2011 - 2010/441 esas ve 2011/486 kararSuç: Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma1) Sanık İ.. T.. hakkındaki hükmün incelenmesi: Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra; a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesi ve aynı Kanun'un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına", b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” Karar verilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 2) Sanık S.. B.. hakkındaki hükmün incelenmesi: Sanığın üzerinde ele geçirilen net 0,2 gram esrarla ilgili dava açılmadığının anlaşılması karşısında; Kastamonu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından işlem yapılmasının mümkün olduğu kabul edilmiştir. İddianamede sanık S.. B.. ve İ.. T.. ile haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen diğer sanıklar İsmail, Sedat ve Arslan'ın içinde bulunduğu ... plaka sayılı aracın kolluk tarafından durdurulması sırasında sanık İbrahim'in küçük bir poşet içindeki esrarı yere attığı, diğer sanık İ.. D..'nin üzerinde de esrar ele geçirildiği, sanık S.. B.. ve diğer tüm sanıkların suç konusu esrarı kullanmak için bulundurduklarını ve hep birlikte içtiklerini ikrar ettikleri belirtilmiş ise de, gerek kolluk tarafından düzenlenen 04.03.2010 tarihli olay tutanaklarından ve gerekse sanıkların aşamalarda yaptıkları savunmalar ile dosyadaki diğer delillerden, sanığın söz konusu araçta bulunmadığının, suça konu esrarın araçta bulunan sanıklar İbrahim, İsmail, Sedat ve Arslan tarafından kullanmak için bulundurulduğu ve içildiğinin ve bu hususun yalnızca onlar tarafından ikrar edildiğinin, böylece sanığın iddianamede anlatılan olayla bir ilgisinin bulunmadığının açıkça anlaşılmasına göre, sanık S.. B..'ın beraatına karar vermek gerekirken, mahkûmiyet hükmü kurulması, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, CMUK'nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA,20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.