Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 996 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 18109 - Esas Yıl 2011
Mahkemesi :İş MahkemesiNo :... Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalı Kurumun avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Kurum tarafından çıkarılan prim borcu ile idari para cezaları için, Kurum komisyonuna yapılan itirazın reddedilmesi üzerine; idari para cezalarının iptali için idari yargıda, bunun dışındakiler için adli yargıda dava açılabilir. Kurum komisyonuna itiraz edilmeyen veya yapılan itiraz reddedilip de idari yargıda açılacak dava ile iptali istenilmeyen, veyahut da, idare mahkemesinde açılan ve reddine karar verilen davanın kesinleşmesi durumunda, artık idare para cezaları kesinleşmiş ve idari aşama böylece tamamlanmış olur. Kurum’un, idari aşamada kesinleşen veya henüz kesinleşmemiş olan idari para cezalarının tahsili için 6183 sayılı Yasaya göre düzenleyeceği ödeme emirlerinin iptali, ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 günlük sürede adli yargıda (iş mahkemesinde) açılacak dava ile istenilebilir. Bu durumda, mahkemenin (iş mahkemesinin), idari para cezalarının idari aşamada kesinleşip-kesinleşmediğini araştırması; idari aşamada kesinleşmeyenler yönünden, kesinleşmesini bekledikten sonra, ve ayrıca idari aşamada kesinleşmiş olanlarla ilgili olarak, işin esasına girilmeli; bu durumda, 6183 sayılı Yasa’nın 58. maddesi gereği, sadece, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığının ileri sürülebileceği gözetilerek, tarafların buna yönelik iddialarıyla sınırlı araştırma yapılıp, sonucuna göre karar verilir../..-2-Dosyadaki belgelerden, davaya konu yapılan .... sayılı ödeme emirlerinin, işyeri bildirgesi ile sigortalıların işe girişinin süresinde bildirilmediği gerekçesi ile çıkarılan idari para cezalarının 6183 sayılı Yasa gereği tahsiline yönelik olduğu anlaşılmıştır. Mahkemece, davaya konu idari para cezalarının, idari aşamada kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, idari para cezalarının yerinde olup-olmadığı değerlendirilerek yazılı gerekçe ile karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.O halde, davalı Kurumun avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 25.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.