Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9451 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 27793 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :İş Mahkemesi İtirazın iptali takibin devamı ve icra inkar tazminatına hükmedilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilâmda yazılı nedenlerle davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davalı avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine, dosya incelenerek, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 07.06.2016 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına gelen olmadı. Karşı taraf adına Av. ... geldi. Duruşmaya baynarak, hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek aynı günde Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. 5434 sayılı ... Cumhuriyeti ...Kanununa tabi iştirakçi konumundaki eşi üzerinden anılan Kanun hükümleri gereğince kendisine dul aylığı bağlanan davalının bu aylıklarının davacı Kurumca yersiz ödendiği ileri sürülerek hakkında borç tahakkuk ettirilip, takibe konu yapılması üzerine eldeki bu davanın açıldığı anlaşılmaktadır. 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanununun 1. maddesinde, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle (o kanunun değiştirilen 2. maddesinin Ç, D ve E fıkralarında istisna edilen işlerde çalışanlar hariç) işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile görevli olarak gerek görülen yerlerde iş mahkemeleri kurulacağı, bu mahkemelerin, İşçi Sigortaları Kurumu ile sigortalılar veya yerine kaim olan hak sahipleri arasındaki uyuşmazlıklardan doğan itiraz ve davalara da bakacağı belirtilmiş, 506 sayılı Kanunun 134. ve 1479 sayılı Kanunun 70. maddelerinde, bu Kanunun uygulanmasından doğan uzlaşmazlıkların, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görüleceği açıklanmış, 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 101. maddesinde de, bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan durumlarda, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği hüküm altına alınmıştır. Yukarıdaki yasal düzenlemeler ışığında dava değerlendirildiğinde, taraflar arasındaki hukuki ilişki, çekişmenin niteliği ve dayanılan hukuki sebep dikkate alındığında, uyuşmazlığın çözümünde 506, 1479, 4857, 5510 sayılı Kanunların uygulama yeri olmadığından sınırlı yetki ile donatılmış iş mahkemelerinin görevi bulunmamakta, bu tür davalar genel mahkemelerin görev alanı içerisine girmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı değerlendirme sonucu işin esasına girilerek karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, davacı avukatı yararına takdir edilen 1.350,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine, davalı avukatı yararına takdir edilen 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 07.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.