Mahkemesi :...Dava, trafik-iş kazası sonucu vefat eden sigortalının haksahiplerine bağlanan gelir nedeniyle oluşan Kurum zararının ilk rücu davasında hükmolunan miktar düşüldükten sonra bakiyesinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.Hükmün, davalılardan ....., ..., vekilleri ve ... tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan, Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26. maddesi olup, Mahkemenin gerekçesinde, davacı Kurumun açtığı ilk rücu davasında kesinleşen kusur raporuna göre davalıların % 100 kusurlu olduğu kabul edilmek suretiyle karar verildiği anlaşılmaktadır. Ne var ki, sözkonusu .... sayılı dosyanın eldeki dava dosyası içine alınmadığı ve bu nedenle sözkonusu dosyada alınan bilirkişi raporu ve kesinleşip kesinleşmediği belirlenememiştir.Öte yandan, davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanunun 26’ncı maddesindeki halefiyet ilkesi uyarınca, Kurumun rücu alacağı; hak sahiplerinin tazmin sorumlularından isteyebileceği maddi zarar (dış tavan) miktarı ile sınırlı iken, ...., 21.03.2007 gün ve 26649 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 23.11.2006 gün ve 2...Karar numaralı kararı ile 26’ncı maddedeki “sigortalı veya hak sahibi kimselerin işverenden isteyebilecekleri miktarlarla sınırlı olmak üzere” ibarelerinin Anayasaya aykırılık nedeniyle iptaline karar verilmiştir. .... 153’üncü maddesine göre, ....’nin iptal kararlarının, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmesi ve giderek elde bulunan ve kesinleşmemiş tüm davalarda uygulanmasının zorunlu olması; iptal./..-2- kararının Resmi Gazete’de yayımlandığı 21.03.2007 gününden sonra Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 76’ncı maddesi uyarınca yürürlükteki kanunları uygulamakla yükümlü bulunan mahkemelerin ve Yargıtay’ın yürürlükten kalkan bir yasa maddesine dayanarak inceleme yapma ve karar verme yetkilerinin bulunmadığının kabulünün doğal bulunması; 26’ncı maddedeki anılan ibarelerinin iptali ile Kurumun rücu hakkının, kanundan doğan, kendine özgü, sigortalı veya hak sahiplerinin hakkından bağımsız, basit rücu hakkına dönüşmüş olması karşısında, ilk peşin değerli gelirlerin; tazmin sorumlularının kusuruna karşılık gelen tutarıyla sınırlı şekilde hüküm kurulması gereklidir. Mahkeme tarafından ilk rücu dava dosyası getirilmeli, hükme esas alınan bilirkişi raporu ve gerekçeli karar eldeki dava dosyası içine alınmalı, kesinleşen kusur oranları şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeli, sigortalının hak sahiplerine bağlanan gelirin ilk peşin değeri belirlenerek sonucuna göre bir karar verilmelidir.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, artışları da içine alacak şekilde yanılgılı değerlendirme ile eksik inceleme ve araştırma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalılardan ...., ..., vekilleri ve ...'in bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde.... haricindeki davalılara iadesine, 24.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.