Davacı, çalıştığı iş ve işyeri itibariyle itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve tetkik hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davalı O... Rektörlüğü Deniz Bilimleri Enstitüsü'ne ait gemide gemi adamı konumunda geçen çalışmaların, 506 sayılı Yasa'nın ek 5. maddesi uyarınca itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda geçtiğinin tespitine ilişkin davanın yargılaması sonucunda, davalı işverene ait işyerinde geçen çalışma süresinin, izin, rapor, haftasonu ve bayram tatili dışındaki kısmında itibari hizmet süresinden yararlanmaya karar verilmiştir. Davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa'nın 3395 sayılı Yasa ile değişik ek 5. maddesinin III. bendidir. Anılan düzenleme; wGemi adamları, gemi ateşçileri, kömürcüler, dalgıçlar" yönünden, denizde geçen çalışma süreleri için itibari hizmetten yararlanma olanağı öngörmüştür. Denizde çalışma koşulu, sefer halindeki gemide çalışma biçiminde gerçekleşeceği gibi; limanda bekleyen geminin sefere hazırlanması, bakım onarımı gibi konumlarda fiilen gemide görevli olarak geçirilen ve denizle bağlantının kopmadığı çalışma olarak da gerçekleşebilmektedir (HGK 07.02.2001 T., 2001/21-20 E., 2001/110 K.). Ancak, geminin seferde veya limanda beklediği sürede denizde geçen eylemli çalışma süresinin; gemi ve liman kayıtları, işveren nezdindeki belgeler, işveren tarafından denizde yürütülen faaliyetin kapsam ve kapasitesi de gözetilerek, sunulan kanıtların değerlendirilmesi sonucunda, çelişkiden uzak olarak belirlenmelidir. Davacının, geminin seferde veya limanda bulunduğu sırada denizde eylemli çalışma olarak gerçekleşen çalışma sürelerinin yukarıda sıralanan maddi ve hukuki olgular ışığında duraksamaya yer vermeyecek biçimde tespiti gereği üzerinde durulmaksızın; izin ve tatil dışındaki tüm sigortalılık süresinin denizde geçtiğinin kabulünden hareketle sonuca varılması; ayrıca, davacının itibari hizmet süresinden yararlanabilmesine olanak sağlayan 20.06.1987 tarihli, 3395 sayılı Yasa'nın 13. maddesinin, 09.07.1987 tarihli Resmi Ga-zete'de "...yayımı tarihini takip eden dönem başı..." olan 01.09.1987 tarihinde yürürlüğe gireceğinin aynı Yasa'nın 18. maddesinde öngörülmüş olmasına karşın, davacının itibari hizmet süresinden yararlanmaya başlayacağı tarihin belirlenmesinde bu yönün gözetilmemesi ve Şubat ayı son gününün yazımında yanlışlık yapılması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle (BOZULMASINA), 03.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.