...Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.Mahkeme, ilâmda belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir.Hükmün, davalılar avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın 5510 sayılı Yasa'nın 4/I-a bendi kapsamındaki sigortalılara ilişkin olduğu, geçiş hükümlerini içeren aynı Yasa'nın Geçici 7. maddesi hükmünde “bu Kanun'un yürürlük tarihine kadar 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı, 02.09.1971 tarihli ve 1479 sayılı, 17.10.1983 tarihli ve 2925 sayılı, bu Kanunla mülga 17.10.1983 tarihli ve 2926 sayılı, 08.06.1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanunlar ile 17.07.1964 tarihli ve 506 sayılı Kanun'un geçici 20. maddesine göre sandıklara tâbi sigortalılık başlangıçları ile hizmet süreleri, fiilî hizmet süresi zammı, itibarî hizmet süreleri, borçlandırılan ve ihya edilen süreler ve sigortalılık süreleri tabi oldukları Kanun hükümlerine göre değerlendirilirler” hükmü gözetildiğinde, eldeki somut uyuşmazlığın dayandığı mevzuat hükümleri 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesidir. Sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Bu bağlamda, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde re’sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır. Somut olayda; davacı, davalı... işyerinde, 01.09.2005 – 28.05.2010 tarihleri arasındaki kesintisiz çalışmasında eksik bildirilen hizmetinin tespitini istemiştir. Mahkemece; davacının davalı ilköğretim okulu işyerinde 01.09.2005 – 28.05.2010 tarihleri arasında okulun eğitim ve öğretim yılı dönemi içinde açık olduğu sürelerde haftada 5 tam gün asgari ücret ile temizlik elemanı olarak çalıştığının tespitine hükmedilmiş ise de; dava dilekçesinde, çalışma başlangıç tarihi olarak 09.01.2005 tarihinin siyah tükenmez kalemle düzeltilerek 01.09.2005 tarihi olarak yazıldığı, davalı işveren vekilinin cevabında, kendilerine gelen dava dilekçesinde, çalışma başlangıç tarihi olarak 09.01.2005 yazdığı,./..-2-yine, davalı Kurum vekilinin cevabının, 09.01.2005 çalışma başlangıç tarihine göre olduğu görüldüğünde; davacının talebinin 09.01.2005 tarihinden, ya da, 01.09.2005 tarihinden itibaren başlayıp başlamadığı, davacı isticvap edilmek suretiyle tespit edilip kurulacak hüküm söz konusu tespite göre, kısmen kabul, ya da, tam kabul olup olmadığı irdelenmeden, davacının çalışmasının geçtiğini iddia ettiği ... dava konusu dönemde çalışan temizlik elemanı, hademe gibi, görevli olup olmadığı ve söz konusu okulda dava konusu dönemde çalışan yönetici ve öğretmenler .... sorulup, tespit edilmeden ve re’sen bilgi ve görgüleri alınmadan, hüküm kurulması eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında yapılacak iş; davacının, kesintisiz olduğunu iddia ettiği çalışmasının gerçekliği, işin ve işyerinin kapsam ve niteliğiyle süresinin belirlenebilmesi amacıyla; öncelikle davacı isticvap edilerek, talebi açıklattırılıp, dava dilekçesindeki çalışma başlangıç dönemine ilişkin tarihin 09.01.2005 mi, ya da, 01.09.2005 mi, olduğu açık ve net olarak tespit edilmeli; ilgili.... dava konusu dönemde çalışan temizlik elemanı, hademe gibi görevli olup olmadığı, okulun temizliğinin ne şekilde yapıldığı ve söz konusu okulda dava konusu dönemde çalışan yönetici, öğretmenler ve diğer çalışanlar sorulmalı; bildirilen yönetici, öğretmen ve diğer çalışanların re’sen bilgi ve görgülerine başvurulmalı; böylece, bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip, deliller hep birlikte değerlendirilip, takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O hâlde, davalılar vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.