Davacı, çalıştığı iş ve işyeri itibariyle itibari hizmet süresinden yararlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalılar Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ET tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davacı tarafından, azotlu gübre sanayi işkolundaki işyerinde, itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda geçtiği iddia edilen çalışmalar, T... Tarım San. ve Tic. A.Ş.'nin, eldeki davada husumet yöneltilen S... Müt. Müş. İnş. Nak. Tur. Zir. Tem. Tic. San. Ltd. Şti. unvanlı alt işvereni ile husumet yöneltilmemiş olan farklı alt işverenleri yanında gerçekleşmiş olup, bu çalışmaların torbalama işçiliği olarak yerine getirildiği de dava dilekçesinde belirtilmiştir. Davacının, davalı işverene ait işyerindeki çalışmalarının itibari hizmet süresinden yararlanmayı gerektirir koşullarda geçip geçmediğinin tespiti amacıyla, bilirkişi kurulunun katılımıyla yapılan keşifte, işyerine ilişkin gözlemler keşif tutanağına yansıtılmadığı gibi; hükme dayanak alınan bilirkişi raporu da, konuya ilişkin mevzuatın irdelenmesi ve işyeri ortamında bulunan sağlığa zararlı etkenlere ilişkin soyut bilgilere yer veren bir içerikle düzenlenmiştir. 506 sayılı Yasaya 3395 sayılı Yasayla eklenen düzenleme uyarınca itibari hizmet süresinden yararlanabilmek için, sigortalının Azotlu Gübre Sanayiinde çalışmış olması ve 506 sayılı Yasanın Ek 5/IV maddesinin 1-4 numaralı alt bentlerinde yazılı fiziksel dış etkenlerden birinin olayda ayrıca gerçekleşmiş bulunması zorunludur. Dava dilekçesinde, torbalama ünitesinde çalışıldığı bilgisine yer verilmiş olmakla birlikte, davalı işveren tarafından bu beyana itiraz edilmiş, fabrikanın torbalama işi yanında, iletişim, personel, sosyal tesisler,araç bakım, iskele, yeşil alan bakımı ve çevre düzenlemesi gibi farklı işlerinin de yüklenildiği ve davacının çalışmalarının da bu konumlara göre farklı birimlerde geçtiği ileri sürülmüştür. Öncelikle, davacının çalıştığı birim konusundaki çelişki ve belirsizliğin, işyeri kayıtları, özlük dosyası, taşeronluk sözleşmeleri ve sunulacak kanıtlar ışığında açıklığa kavuşturulması zorunluluğu bulunmaktadır. Davacının çalıştığı birim ve yaptığı iş konusundaki bilgi eksikliği giderildikten sonra; göğüs hastalıkları uzmanı Tıp Doktoru ile konuda uzman Kimya ve Ziraat Mühendislerinden oluşacak üç kişilik bilirkişi kurulunun katılımıyla keşif yapılarak; isteme konu dönemde, yapılan üretimin niteliği ve üretim aşamalarına göre azotlu gübre sanayiinde, fabrika, atölye, havuz ve depolarda, trafo ve binalarında, 1-Çelik, demir ve tunç döküm, 2-Zehirli, boğucu, yakıcı, öldürücü ve patlayıcı gaz, asit, boya işleriyle gaz maskesi ile çalışmayı gerektiren işlerde, 3-Patlayıcı maddeler yapılmasında, 4-Kaynak işlerinde çalışanların itibari hizmet süresinden yararlandırılmalarının mümkün olduğu gözetilerek, azotlu gübre sanayinde ve 506 sayılı Yasanın Ek 5/IV maddesinin alt bentlerdeki koşulların oluşup oluşmadığının tespiti için işyerinin hangi ünitelerden oluştuğu, bu ünitelerde hangi üretim işlemlerinin yapıldığı, üretim ve üretimle doğrudan ilgisi bulunmayan idari, teknik ve yardımcı birimlerin birbirlerine bağlantı ve uzaklıkları ile bir bölümdeki fiziksel dış etkenlerden diğer bölümlerdeki çalışanların etkilenme dereceleri belirlenerek, davacı işçinin işyerinde yapmakta olduğu işin niteliğine göre hangi zararlı etkenlerden doğrudan doğruya ne şekilde etkilendiği hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak şekilde açıklığa kavuşturulduktan sonra, Yasada öngörülen her iki koşulun birlikte gerçekleştiği kanaatine varılırsa; YİBBGK.nun 18.02.2000 gün E:1997/1, K:2000/1 sayılı kararı da dikkate alınarak, davalı işyerinden Kuruma bildirilen sigortalılık süresi esas alınarak itibari hizmet süresinden yararlandırılması gerektiğinin tespitine karar verilmesi gerekirken; davacının hangi zararlı etkenlerden ne şekilde etkilendiği için Yasadan yararlandırılması gerektiği yeterince araştırılıp, işin niteliği ve özelliğine göre bireyselleştirme işlemi yapılarak dayanakları gösterilmeden, genel nitelikteki soyut ve yetersiz bilirkişi kurulu raporuna dayanılarak hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davalılardan T... Tarım Sanayi ve Tic. A.Ş. ile S... Müt. Müş. İnş. Nak. Teks. Tur. Zir. Tem. Tic. San. Ltd. Şti.'ne iadesine,20.05.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.