Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 622 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 17663 - Esas Yıl 2016
Mahkemesi :İş Mahkemesi Davacı, murisinin davalı işverenler yanında 15.01.2000-14.11.2010 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı olarak çalıştığının tespitine ve ölüm aylığı tahsisine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyularak hükümde belirtilen gerekçelerle davanın reddine karar verilmiştir.Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Önceki bozma ilamında da belirtildiği gibi, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Eldeki dava dosyasına konu olayda, Mahkemece, Dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir. Yargılama aşamasında dinlenen tanıklardan, çalışmaları 17.12.2008-14.01.2009 tarihleri arasında Kurum kayıtlarına geçen ... ile çalışmaları 30.12.2008-13.03.2009 tarihleri arasında Kurum kayıtlarına geçen ...’nun beyanlarında, davacının murisinin 2009 yılında iki ay davalı işveren yanında çalıştığını bildirmeleri karş??sında, davacının murisinin, hizmet cetveline göre 17.12.2008 tarihinden itibaren bildirimi yapılan 1151708 sicil nolu işyerinde bildirim tarihinden itibaren iki ay süre ile çalıştığı bu halde 31 günlük çalışmasının Kuruma bildirilmediği ve tespitinin gerektiği kabul edilerek, ayrıca anılan işyerinin Kurum kayıtlarına göre, Serendi Müh. Tic. Ltd. Şti. ile Suat Mutafoğulları İnş. Ltd. Şti.’ne ait işyeri olduğu gözetilerek, Suat Mutafoğulları İnş. Ltd. Şti.’nin usulünce davada taraf sıfatı ile yer alması sağlanarak, 5510 sayılı Kanunun 32 ve devamı maddelerinde düzenlenen ölüm aylığı şartlarının davacı yönünden gerçekleşip gerçekleşmediği irdelenerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir../..Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 06.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.