Davacı, 2.087.000.000 TL sağlık gideriyle ilgili talebin iptaliyle birlikte Tarım Bağ-Kur primleri ile vergi kaydından doğan zorunlu Bağ-Kur primleri hesabının yapılarak aradaki farkın tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar vermiştir.Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Davacı, 01.01.1997 tarihinden itibaren 2926 Sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğunu ve 28.03.2003 tarihine kadar ki primlerini de ödediğini,ancak 15.05.2003 tarihli giriş bildirgesiyle vergi kaydından dolayı,kurumca 04.10.2000 tarihinden itibaren 1479 SY kapsamında sigortalı kabul edilerek bu sigortalılıktan prim borcu çıkarıldığını ve 2926 SY'ya tabi sigortalılığı nedeniyle de kurumca 24.01.2001-17.03.2003 tarihleri arasında yapılan sağlık giderlerinin kendisinden talep edildiğini ileri sürerek, sağlık giderleriyle ilgili 2.087 YTL borcunun bulunmadığının tespiti ve kurum işleminin iptalini istemiş, mahkeme ise ; davacının 1479 SY kapsamına girdiği 04.10.2000 tarihinden sonra dahi 2926 SY'dan dolayı sağlık yardımı almağa devam ettiği ve prim borcu olduğundan bahisle davanın reddine karar vermiştir.Davacının 01.01.1997 ile 04.10.2000 tarihleri arasında Tarım Bağ-Kur sigortalısı olduğu, 04.10 2000 tarihinden sonra ise, vergi kaydına dayalı olarak 1479 Sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğu taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmadığı gibi, bu husus mahkemenin de kabulü dahilindedir.Davada çözümlenmesi gereken konu, davacının 1479 SY'ya tabi olduğu dönemde 2926 SY Kapsamında sağlık sigortasından yararlanıp yararlanmayacağı, bu dönemde Bağ-Kur tarafından yapılan sağlık yardımlarının yersiz ödeme nedeniyle kuruma iadesi gerekip gerekmediği noktasında toplanmaktadır.Her ne kadar davacının 1479 SY'ya tabi olduğu dönemde kendisi için yapılan sağlık yardımlarının,bu kanun kapsamında karşılanması gerekmekte ise de,sağlık yardımından yararlanma şartları yönünden 2926 SY'nın Ek 1.maddesi,1479 SY'nın ek 12.maddesine atıfta bulunduğundan her iki kanun sigortalıları yönünden dava konusu dönemde sağlık sigortasından yararlanma,8 ay prim ödeme ve prim borcu bulunmama şartlarına bağlı kılınmıştır.Görüldüğü gibi ,her iki kanun sigortalıları için sağlık giderlerinden yararlanma şartları aynıdır.Gerek Tarım Bağ-Kur ve gerekse Esnaf Bağ-Kur sigortalıları aynı kuruma bağlı olup, bu kurumca sigorta hizmetleri sunulmaktadır.1479 SY'ya tabi sigortalılığın başladığı tarih itibarıyla davacının 8 ay sağlık sigortası primi ödediği ve böylece sağlık sigortasından yararlanmasını engelleyecek bir durumun söz konusu olmadığı dikkate alınarak kurumca karşılanan sağlık harcamalarının yersiz olmadığı sonucuna varılmalıdır.Bu yaklaşımı doğrulayan yasal düzenlemeler daha sonra yürürlüğe konulmuş ,bu kapsamda ilk olarak 4956 SY'nın 54.maddesi ile ,2926 SY'ya ek 3.maddesi eklenmiş ,daha sonra 15.02.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5454 SY'nın 8.maddesi ile de ;1479 SY'nın ek 11.maddesi değiştirilerek madde hem 1479,hem de 2926 SY'ya tabi sigortalılar yönünden düzenlenerek her iki kanun sigortalıları aynı madde kapsamında birleştirilmiştir.Bundan çıkan sonucun, her iki kanun sigortalılarının aynı sağlık sigortası haklarından yararlanması gerektiği şeklindedir.Yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, davacının 1479 Sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğu dönemde kendisine 2926 SY'ya göre yapılan sağlık harcamalarını kuruma iade ile yükümlü olmadığı ve aksine kurum işleminin iptaline karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek hâlinde davacıya iadesine, 05.04.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.