Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 518 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 18043 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :İş Mahkemesi Asıl dava hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı ...Başkanlığı işleminin iptali ile kesilme tarihi itibarıyla aylığın yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti ile birleşen dava yersiz ödenen aylıkların tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, asıl dava davalısı (karşı dava davacısı) ... Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.Hakkında verilen boşanma kararı kesinleşen davalıya, babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle 23.10.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 23.10.2008–22.05.2010 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği anlaşılmaktadır. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşad??ğı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. İnceleme konusu davada;....’nca yürütülen soruşturma sırasında,...tarafından yapılan araştırma sonunda düzenlenen 28.01.2010 tarihli tutanak içeriği, kamu tanığı...’nın verdiği ifade, davalı ile eski eşinin, aynı evin farklı katlarında yaşamalarının hayatın olağan akışına aykırı olması ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı ile boşandığı eşinin fiili olarak birlikte yaşadıkları belirgindir.Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu davanın reddine karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O hâlde, SGK Başkanlığı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.01.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.